Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Kurban Bayramı'nda yapılan iyilikler artarken, hastalığa da dikkat edilmelidir. Kurbanlık alışverişleri belediye tarafından denetlenen yerlerden yapılmalıdır. Müşteriler ve satıcılar arasında el sıkışma şeklinde pazarlık yapılmamalıdır. Kurban pazarlarında çok kısa süre kalınmalı. 65 yaş üstü kronik hastalığı olanlar kurban kesim yerlerine gitmemelidir. 

Kurban Bayramı ile ilgili ikinci dikkat edilmesi gereken husus bayram namazı. Abdest, son ana bırakılmamalı, evde alınmalı. Namaza giderken herkes kendi seccadesini evden getirerek, onu kullanmalı. Maske ve sosyal mesafe kuralı en önemli kural. Saflar sıklaştırılmamalı, seyrek tutulmalı. Bayram namazı, Diyanet İşleri Başkanlığı'mızın belirttiği şekilde kısa tutulmalı.

"EL ÖPMEYİ, EL ÖPTÜRMEYİ GELECEK BAYRAMLARA ERTELEYECEĞİZ"

Üçüncü gruptaki tedbirleri bayram sürecinin nasıl geçirilmesi ile ilgili. Mezar ziyaretleri, kalabalık riski varsa daha sonrasına ertelenmeli. Bu bayramda makbul olan ziyaret yüz yüze olan ziyaret değildir. Eğer ziyaretler yüz yüze gerçekleşecekse, kişi sayısı ve süre kısa tutulmalı. Başka ailelerin bir araya geldiği kurban yemekleri verilmemelidir. Toplanmalar açık havada gerçekleştirilmelidir. El öpmeyi, el öptürmeyi, sarılmayı gelecek bayramlara erteleyeceğiz.

"SONUÇ VERECEK KISITLARI KOYACAK OLAN SİZLERSİNİZ"

Kurban Bayramı'na yönelik kısıtlama gündeme getirilmemiştir. Ramazan Bayramı, döneminde uygulanan kısıtlamanın ardından vaka ve ölüm oranlarında büyük bir düşüş görülmüştü. Ramazan Bayramı'nda uygulanan kısıtlamaların tamamı düşünüldüğünde 10 gün sonraki günlük vaka sayısında yüzde 15 azalma olmuştur. Şimdi maske mecburiyetiyle birlikte sonuç verecek kısıtları koyacak olan sizlersiniz. Kurban Bayramı'nda işi öyle ciddiye alalım ki, daha sonrasında gözümüz vaka tablosunda olmasın. Vaka sayısını binin altına düşürmek 30 günümüzü aldı. Tedbir almak, tedbirsizliğin sonuçlarına katlanmaktan kolaydır.

Salgınla mücadelede daha istekli daha kararlı olmalıyız. Mücadele bir süredir, bölgelere göre değişen tedbirlerle yürütülüyor. Ciddi artışların olduğu illerde radikal önlemleri bakanlık olarak doğru buluyoruz. 

TESTLERİN SONUÇ VERME ORANI YÜZDE 90'IN ÜZERİNDE

Test kitlerimizin doğru sonuç verme oranı yüzde 90'ın üzerindedir. Hastalarımızda kritik eşik olan zatürre oranını da sizlerle bundan böyle düzenli paylaşacağız.

İKİNCİ DALGA BEKLENTİSİ VAR MI?

İkinci dalga beklentisinin dünya genelinde olduğunu biliyoruz. Bazı ülkelerde vaka sayıları giderek artıyor. Dünyanın beklediği ikinci dalga dönemine daha iyi geçiş yapmamız, bugünleri iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Risk devam ediyor. Bazı illerimizde salgın zirveyi görmedi. Kurallara mutlak uyum gerekiyor. Bayramda gönüllü şekilde tedbirlere uyulmalı. Birinci dalganın etkisi sürüyor. İstanbul, İzmir pikini tamamladı. Orta Anadolu ile Doğu ve Güneydoğu'da bazı illerde pik yer yer yeni başladı.

OKULLAR 31 AĞUSTOS'TA AÇILACAK MI?

Okulların açılma takvimini Milli Eğitim Bakanımız 31 Ağustos olarak açıkladı. Okullar bu takvimde eğitime başlamış olacak. Ancak eğitimin nasıl yapılacağı önümüzdeki haftalarda belirlenecek. Okullarda pozitif vaka çıktığında hangi önlemler alınacağıyla ilgili çalışmalar yapılıyor. Okullardaki eğitimin uzaktan, hibrit veya karma eğitim tarzında mı olacağı konusunda Bakanlık ile Bilim Kurulundaki arkadaşlarımız çalışıyor.

Saha araştırması bitti. Pozitiflik oranı yüzde 0.26. Yani on binde 26 kişi pozitif olarak aramızda dolaşıyor demektir.

AŞI ÇALIŞMALARI

Önümüzdeki ocak, şubat, mart gibi, yılın ilk çeyreğinde aşının geliştirilmesi mümkün olabilir. Çin ve Rusya ile aşıyla ilgili irtibat halindeyiz, bu konudaki gelişmeleri de iş birliğini de yakinen takip ediyoruz. Yani 4-6 ay arasında aşının geliştirilmiş olması mümkün gibi görünüyor. Aşı çalışmalarında İngiltere, ABD, Çin gibi ülkelerin önemli aşamalar kaydettiğini biliyoruz. Bizim ülkemizde de 6 farklı aşı çalışması devam ediyor. 

Ayasofya 86 yıllık hayalimizdi, egemenliğin önemli bir işaretiydi. Bu sevinci yaşarken, kurallara uymalıydık. Ayasofya sevincini yaşarken, pandemi kurallarını ihlal etmemeliyiz kanaatindeyim.

Ankara'da yoğun bakımdaki doluluk oranlarımız yüzde 67, standart yataklarımızın doluluk oranı yüzde 49, solunum cihazlarının ise yüzde 25. Şehir hastanelerinde yoğun bakım doluluk oranı yüzde 69. Bu rakamlardan da bu anlamda bir sorun olmadığını görebiliyoruz.

İran, Afganistan ve Kazakistan'a uçuş kısıtlamaları oldu. Gerekli incelemeleri yapıyoruz. Bu anlamda her ülkeye karşı gerekli tedbirler alınabilir.

Editör: İsveç Gündemi