Kamuoyunda infiale yol açan cinayetin ardından 3 yaşındaki oğlu ile yakınlarının yanına sığınan N.A., kendisine telefonla ulaşan DHA muhabiriyle panik içinde konuşurken önce, "Benim telefonumu nasıl, nereden buldunuz?’ diye de tepki gösterdi.

’BİRKAÇ AY ÖNCE BOŞANMA DAVASI AÇTIM’

Olayın şokunu yaşayan bir çocuk annesi genç kadın, Suphi Altındöken ile ortaokulda okurken bir süre arkadaşlık ettiğini, 5 yıl önce de evlendiğini belirtti. N.A. "Severek evlendik, ancak bana hayatı zehir etti. Evlendiğim güne lanetler olsun, bir gün yüzü görmedim. Sürekli şiddet uyguluyordu, artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Bir kaç ay önce boşanma davası açtım. Ancak, beni ve oğlumu ölümle tehdit ettiği için davayı geri çektim" diye konuştu.

O GECEYİ ANLATTI

N.A.  eşi Suphi’nin üniversiteli Özgecan Aslan’ın öldürdükten sonra eve gece telaşlı bir durumda geldiğini anlattı. N.A. sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eve girer girmez lavaboya giderek elini yüzünü yıkadı. Yüzünde tırnak izleri ve sıyrıklar vardı. Ne olduğunu sorduğumda, kavga ettiğini söyleyip geçiştirdi. Kıyafetini değiştirip hemen evden çıktı. Yakalandığı gece Jandarma ekibi gelerek beni de ifadeye götürdü. Allah onun belasını versin, onun en ağır cezaya çarptırılmasını istiyorum. Ona kesinlikle üzülmüyorum, çünkü hem Özgecan’ın hayatını, hem de bizim hayatımızı bitirdi. Lanetler olsun ona."

Milliyet
Editör: İsveç Gündemi