Dönem dönem salgınlar yapan adenovirüslerin ciddi işgücü kaybına da yol açtığını ifade eden Tanrıverdi, hastalığın sıklıkla karşılaşılan ilk bulgularını şöyle aktardı:

"İlk olarak genelde gözlerde kızarıklık, çapaklanma, batma, yanma, sulanma, ışık hassasiyeti, bulanık görme ve göz kapaklarında ödem meydana gelir. Belirtiler gözlemliyorsanız vakit kaybetmeden hekime başvurun. Bununla beraber, üst göz kapaklarında ödeme bağlı olarak düşme, gözlerde kaşıntı, göz ve baş ağrısı, kulak önünde ve çene altında yer alan lenf bezlerinde büyüme ve bu bölgelerde hassasiyet, ağrı ve bazen üst solunum yolu enfeksiyonu benzeri tablo eşlik edebilir. Hastaların diğer gözüne de bulaş çok fazla oranda olabiliyor.”

Tanrıverdi, hastalığın ilk semptomları ile karşılaşıldığı anda hekime başvurulması gerektiğine dikkati çekerek, “Adenovirüsler gözün önünde yer alan ve kornea olarak adlandırılan saydam tabakada görmeyi azaltabilen ve tedavisi oldukça güç lekelenmelere yol açabiliyor. Bu durumun tedavisi bazen aylar hatta yıllar alabilir.” uyarısında bulundu.

TEMASLA BULAŞIYOR, HIZLI YAYILIYOR

Tanrıverdi, adenovirüsler de Kovid-19 kadar hızlı yayılabildiğini, enfekte bireyden tüm aile fertlerine bulaşabildiğini aktararak, "Bu hastalıktan korunmak için alınması gereken önlemler diğer tüm bulaşıcı hastalıklar ile benzerdir. Farklı olarak adenovirüslerin daha çok temasla bulaştığını düşünüyoruz. Bu nedenle hijyen kurallarına riayet edilmesi, kişisel eşyaların ortak kullanılmaması ve sık el yıkanması bu hastalıktan korunmak için özellikle gereklidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Tanrıverdi, adenovirüsler de Kovid-19 kadar hızlı yayılabildiğini, enfekte bireyden tüm aile fertlerine bulaşabildiğini aktararak, "Bu hastalıktan korunmak için alınması gereken önlemler diğer tüm bulaşıcı hastalıklar ile benzerdir. Farklı olarak adenovirüslerin daha çok temasla bulaştığını düşünüyoruz. Bu nedenle hijyen kurallarına riayet edilmesi, kişisel eşyaların ortak kullanılmaması ve sık el yıkanması bu hastalıktan korunmak için özellikle gereklidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Keratokonjonktivit  nedir?

Keratokonjonktivit, gözde hem keratit hem de konjonktivitin aynı anda olduğunda yaşanan durumdur. Keratit, irisi ve göz bebeğini kapsayan açık kubbe olan kornea iltihabıdır ve konjonktivit, konjonktiva iltihabıdır. Bu, gözün beyaz kısmı ve göz kapağının iç yüzeyi üzerindeki ince membrandır. Ayrıca konjonktivit pembe göz olarak da bilinmektedir. Alerjiler ve enfeksiyonlar da dâhil olmak üzere keratokonjonktivite neden olabilecek birçok etken bulunmaktadır. Bu nadir bir durum değildir ve Amerika Birleşik Devletleri’nde her yıl 6 milyon kişi göz iltihabı için tedavi görmektedir. Tedavi genellikle konservatiftir ve nedenine bağlı olarak değişmektedir ve Prognoz genellikle iyi görünmektedir.

Nedenleri

Keratokonjonktivit hem bulaşıcı hem de bulaşıcı olmayan birçok potansiyel nedenleri bulunmaktadır. Bu nedenler aşağıdaki gibidir:

• Alerjenler
• Virüsler
• Bakteriler
• Parazitler
• Kirleticiler
• Genetik koşullar
• Otoimmün bozukluklar

Konjonktivit ve keratokonjonktivit vakalarının çoğu alerjiden kaynaklanmaktadır. Enfeksiyonlar söz konusu olduğunda, virüsler tüm yaş grupları arasında en yaygın olanıdır. Ayrıca bakteriyel konjonktivit çocuklar arasında daha yaygın bir durumdur.

Türleri

Keratokonjonktivit sikka: Keratokonjonktivit sikka yaygın olarak kuru göz sendromu olarak bilinmektedir. Gözyaşları su, yağlı yağlar ve mukustan oluşmaktadır. Gözlerin sağlıklı olabilmesi için bu üçünün de doğru karışımına ihtiyacı olmaktadır. Kuru göz sendromu neden olabilecek bazı nedenleri bulunmaktadır. Bu nedenler aşağıdaki gibidir:

• Gözyaşı karışımında bir dengesizlik
• Yeterince gözyaşı üretmemek
• Gözyaşların çok hızlı buharlaşması

Epidemik keratokonjonktivit: Epidemik keratokonjonktivit (EKC), kişi adenovirüsünün neden olduğu bir göz enfeksiyonudur. Ayrıca viral keratokonjonktivit veya adenoviral keratokonjonktivit olarak da adlandırılmaktadır. EKC uzun bir kuluçka dönemine sahiptir ve oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Bu yüzden tüm dünyada büyük salgınlar yaşanmaktadır. Okullar, hastaneler ve hatta doktor ofisleri gibi yakın yerlerde kolayca yayılmaktadır. Özel bir tedavisi seçeneği bulunmamaktadır. Semptomlar genellikle temizlenmeden önce birkaç hafta sürmektedir. Ayrıca adenovirüsler solunum, sindirim ve genitoüriner yolları da etkilemektedir.

Phlyctenular keratokonjonktivit: Phlyctenular keratokonjonktivit (PKC) mikrobiyal antijenler tarafından tetiklenmektedir. Buna stafilokok, tüberküloz ve klamidya dâhildir. Ana semptomlardan biri, korneanın gözün beyazıyla buluştuğu nodül oluşumudur. Kişinin gözünde bir şey varmış gibi hissetmesine neden olmaktadır.

Vernal keratokonjonktivit: Vernal keratokonjonktivit (VKC), gözün ciddi, kronik alerjik inflamasyonudur. Küçük, yuvarlak darbelere neden olabilmektedir. Üst göz kapağını alttan daha fazla etkileme eğilimindedir. Sebep her zaman net değildir, ancak genetik ve bağışıklık sistemi bozukluklarını da içermektedir. Herkesin başına gelebilmektedir fakat tropikal yerlerde ve genç erkekler arasında daha yaygın bir durumdur.

Atopik keratokonjonktivit: Atopik keratokonjonktivit (AKC), atopi adı verilen genetik bir durumdan kaynaklanmaktadır. Atopi, alerji geliştirme olasılığını artırmaktadır. AKC erkekleri kadınlardan daha sık ve alt göz kapağını üst kısımdan daha fazla etkilemektedir. Semptomlar genellikle kışın daha da kötüleşmektedir. Tedavi olmadan AKC ciddi komplikasyonlara yol açabilmektedir. Bu komplikasyonlar aşağıdaki gibidir:

• Ülserleşme
• Keratokonus, korneada incelme ve şişkinlik
• Korneaya yeni kan damarlarının büyümesi olan kornea vaskülarizasyonu

Herpetik keratokonjonktivit: Herpetik keratokonjonktivit, herpes simpleks virüsünün, özellikle tip 1’in neden olduğu bir enfeksiyondur. Bu hastalığa yakalanmanın bir yolu, ağzın yakınında soğuk bir yaraya dokunduktan sonra göze dokunulduğunda gerçekleşmesinden dolayıdır.

Üstün limbik keratokonjonktivit: Üstün limbik keratokonjonktivit (SLK) kronik, tekrarlayan bir göz iltihabıdır ve nedeni tam olarak bilinmemektedir. SLK nadir bir durumdur ve kadınları erkeklerden daha sık etkilemektedir. Ayrıca semptomlar çözülmeden önce 1 ila 10 yıl arasında yavaşça gelişmektedir.

Nörotrofik keratokonjonktivit: Nörotrofik keratokonjonktivit nadir görülen bir durumdur ve sinir hasarının neden olduğu dejeneratif bir göz hastalığıdır. Kornea da his kaybetmeye neden olabilmektedir, bu nedenle muhtemelen kişi herhangi bir acı duymamaktadır. Ayrıca Korneayı yaralanmaya duyarlı haline getirmektedir. Bununla birlikte bu ilerleyici bir durumdur, bu nedenle erken müdahale çok önemlidir.

Alerjik keratokonjonktivit: Alerjik keratokonjonktivit, bir alerjenin neden olduğu herhangi bir keratokonjonktiviti ifade etmektedir. Örneğin vernal ve atopik keratokonjonktivit bu gruba dahildir. Alerjiler mevsimsel olarak veya yıl boyunca ortaya çıkmaktadır.

Semptomları

Semptomlar hafif ila oldukça şiddetlidir ve nedene bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Keratokonjonktivit ile ilişkili bazı semptomlar bulunmaktadır ve bu semptomlar aşağıdaki gibidir:

• Kırmızılık
• Şişmiş göz kapakları
• Sulanma
• Deşarj
• Yapışkanlık
• Kuruluk
• Işık hassaslığı
• Yanma
• Kaşıntı
• Göz de bir şey varmış gibi hissetme
• Görme bulanıklığı

Teşhisi

Kişi de gözlerini etkileyen bir alerji öyküsü varsa, muhtemelen her seferinde bir doktora görünmesine gerek yoktur. Gözlerinin neden iltihaplandığını bilmiyorsa veya bazı problemler yaşıyorsa uzaman bir göz doktoruna gitmelidir. Bu nedenler aşağıdaki gibidir:

• Göz enfeksiyonu olduğundan şüphelenildiğinde
• Bir hafta sonra iyileşme belirtisi görülmediğinde
• Potansiyel olarak göze zararlı bir şey sıçradığında
• Göz yaralanmasında
• Görme problemi yaşandığında

Kişi kontakt lens kullanıyorsa, göz damlası veya diğer göz ürünlerini kullandığından emin olmalıdır. Genetik veya otoimmün bozukluklar gibi göz problemlerine daha yatkın hale gelebilecek önceden var olan bir durum varsa doktora bildirilmelidir. Bazı durumlarda, tıbbi geçmişe, semptomlara ve gözlerin görsel muayenesine göre teşhis yapılmaktadır. İlk bulgulara bağlı olarak, doktor gözü incelemek isteyebilir:

• Görüş keskinliği
• Göz kapaklarının altı
• Göz basıncı
• Pupiller reaksiyonlar
• deşarj
• Kornea hissi

Bazı durumlarda, göz test edilmesi gerekmektedir ve bu durumlar aşağıdaki gibidir:

• Alerjenler
• Virüsler
• Otoimmün hastalıklar
• Genetik koşullar

Tedavi

Tedavi semptomların nedenine ve şiddetine bağlı olarak değişmektedir. Bu nedenler tedavi şekilleri aşağıdaki gibidir:

Başkalarına yaymaktan kaçınmak

EKC gibi bazı keratokonjonktivit türleri oldukça bulaşıcıdır. Özellikle yüze dokunduktan sonra ellerin sık sık yıkayarak yayılma şansını en aza indirebilmektedir. Göz makyajı ürünleri, göz damlaları veya havlular gibi eşyaları paylaşmaktan kaçınılmalıdır.
Bir doktora görünmeden önce yapılacaklar şunlardır:

Kişinin gözleri tahriş olduğunda, başka bir şey düşünmesi zordur. Doktor randevusu olsa bile, mümkün olan en kısa süre de rahatlamaya çalışacaktır. Kaşıntılı gözleri ovma dürtüsü güçlü olmaktadır, ancak bu dürtü ile savaşmak önemlidir. Sürtünme ve çizilme, gözü daha da kötüleştirebilmektedir. Semptomları yatıştırmanın yolları bulunmaktadır ve bu yollar aşağıdaki gibidir:

• Gözler kontakt lenslerden dinlendirmek
• Bilinen alerjenlerden kaçınmak
• Sigara içmemek ve ikinci el dumandan uzak durmak
• 10 dakika boyunca serin veya ılık kompres uygulamak
• Tahriş edici ve alerjenleri gidermek
• Havayı nemlendirmek için nemlendirici çalıştırmak
• Fanlardan veya gözleri kurutabilen ısıtma ve klima deliklerinden uzak durmak
• Koruyucu içermeyen yapay gözyaşı kullanarak kuruluğu gidermek

Semptomların Tedavisi

Diğer tedaviler her zaman gerekli değildir. Bazen, tedavilerin bir kombinasyonuna ihtiyaç duyulmaktadır ve bunlar aşağıdaki gibidir:

• Topikal antihistaminikler veya mast hücre stabilizatörleri
• Koruyucu içermeyen yağlama jelleri ve merhemleri
• Steroid olmayan antienflamatuar etkenler
• Topikal kortikosteroidler

Kişi de şiddetli keratokonjonktivit sicca veya SLK varsa, punktum tıkaçları takılabilir. Bu, gözyaşların gözlerden boşalmasına yardımcı olmaktadır ve kuru göz semptomlarını en aza indirmektedir. En ciddi SLK, herpetik keratokonjonktivit veya nörotrofik keratokonjonktivit vakalarında cerrahi seçenekler olabilmektedir.

Altta yatan koşulları tedavi edilebilir: Herpes gibi bazı viral enfeksiyonlar, topikal veya oral antiviral ilaçlarla tedavi gerektirmektedir. Dolayısıyla altta yatan otoimmün veya genetik durumlar da ele alınmalıdır. Keratokonjonktivit, kornea ve konjonktiva içeren bir grup enflamatuar göz rahatsızlığıdır. Alerjiler, virüsler ve bakteriler bunun nedenleri arasındadır. Bazı tipler konjenital veya otoimmün bozukluklarla ilişkilidir. Semptomları hafifletmek için atılabilecek adımlar bulunmaktadır. Muhakkak tanı için bir doktora gidilmelidir ve ayrıca keratokonjonktivit genellikle kendi başına veya minimal tedavi ile temizlenebilmektedir.

Editör: İsveç Gündemi