Her ne kadar Tel Aviv üniversitesi ve ülkenin en büyük sağlık kurumu Clait'in birlikte yapmış olduğu bu çalışmanın henüz hakemli denetimi yapılmamış olsa da ortaya konulan veriler şimdiden endişe oluşturdu.

Çalışmada en az bir doz aşı olduktan sonra Covid-19 geçirmiş olan 400 kişi aynı sayıda ancak aşı olmamış kişilerle karşılaştırıldı. Bunun sonucunda Güney Afrika varyantı olarak bilinen B.1.351'in aşı olmuş olanlarda olmamış kişilere oranla 8 kat daha fazla olduğu tespit edildi.

Bu da B.1.351'in aşının sağladığı korumayı geçebildiği anlamına geliyor.

Araştırmaya başkanlık eden Profesör Adi Stern, The Times of Israel'e verdiği demeçte "Genel popülasyondaki modellere dayanarak, Güney Afrika varyantından sadece bir birim vaka beklerdik, ancak sekiz birim vaka gördük, Pfizer aşısının bu varyanta karşı daha az etkili olduğunu söyleyebiliriz, ancak tam olarak ne kadar olduğunu belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var." dedi.

İsrail aşılama konusunda dünya lideri oldu

İsrail aralık ayında 60 yaş ve üstü kişilere, sağlık çalışanlarına ve ilerlemiş seviyede hastalıkları olan kişilere öncelik vererek ulusal aşılama kampanyasını başlattı.

Ocak ayında Pfizer ve İsrail Sağlık Bakanlığı, aşısının gerçek dünyadaki etkisini izlemek için bir işbirliği anlaşması imzaladı.

Özel anlaşma kapsamında İsrail vatandaşlarının sağlık verileri karşılığında milyonlarca aşıyı oldukça uygun fiyata ve her ülkeden önce aldı. Mart ayına gelindiğinde neredeyse tüm nüfusunu aşılamış olan İsrail bu alanda dünyada nüfusunun tamamı aşılanmış ilk ülke oldu.

Üçüncü doz üzerinde çalışmalar yürütülüyor

Varyantlar yayıldıkça, ilaç üreticileri şimdi üçüncü bir dozun daha fazla koruma sağlayıp sağlamayacağı üzerinde testler yürütüyor.

Editör: İsveç Gündemi