"Estetik kaygılarla boy uzatmak yürüyüşü bozabilir" uyarısı "Estetik kaygılarla boy uzatmak yürüyüşü bozabilir" uyarısı

EŞİ Aziz Sinek ile birlikte 29 yıldır Almanya’nın Frankfurt kentinde yaşayan 57 yaşındaki 2 çocuk annesi Dilber Sinek, ilk olarak 2006’da diş ağrısı zannettiği ağrılar yaşamaya başladı. Tedavisi için diş hekimine giden Sinek’in sağlam iki dişi çekildi ancak ağrıları dinmedi. Bu kez iki farklı dişine kanal tedavisi yapıldı, ağrılar yine geçmedi. Zamanla ağrıları şiddetlenen Sinek, ciddi ataklar yaşamaya başladı. Almanya’da gittiği bir hekim sinüzit teşhisi koydu, tedavi gerçekleştirildi ancak bu tedaviden de umduğu şifayı bulamadı. Yıllar geçti, ancak Dilber Sinek’in ağrıları azalacağına daha da arttı, ataklar şiddetlendi. Almanya’da hastanede 4 gün tedavi gördü. Bu arada Yemek yiyemiyor, konuşamıyor hatta su bile içemiyordu. Ağrılar o kadar şiddetliydi ki, gözlerine kan oturdu. Bir Alman doktor sorunun nörolojik olabileceğini söyledi ancak cerrahi seçeneğinin çok riskli olduğunu ileri sürerek ameliyatı yapmayı reddetti. Yaptıkları araştırma sonucu hastalığının trigeminal nevralji denilen, beyincik damarının yüze ve gözlere giden sinirlere baskı yapmasından kaynaklandığını öğrenen Sinek, operasyonu yapacak bir hekim araştırmaya başladı. O hekimi ise Türkiye’de buldu.


AĞRILAR BİRDEN KESİLDİ
İzmir’de özel bir hastanede görevli Beyin ve Sinir Cerrahı Doç. Dr. Özhan Merzuk Uçkun’a ulaşan Dilber Sinek, hiç düşünmeden eşiyle birlikte İzmir’e gitti. Kısa sürede operasyona alınan Sinek, ameliyattan çıktığında ağrıları da aniden kesildi. 16 yıldır ağrılarla yaşamaya alışan talihsiz kadın, “Başına gelmeyen bilemez. Hastalığımla ilgili Almanya’da çok doktor gezdim, çok şifa aradım ancak bulamadım. Türkiye’de, kendi ülkemde bu hastalığın şifasını bulabileceğimi öğrendiğimde hiç düşünmedim. Şimdi hiç ağrım kalmadı. Yeniden doğmuş gibiyim” diye konuştu. Operasyonu gerçekleştiren Doç. Dr. Özhan Merzuk Uçkun, ise şunları söyledi: “Bu hastalık, beyincikte bulunan bir damarın yüze giden sinire baskı yapmasıyla ortaya çıkıyor. Toplumda yaklaşık 100 bin kişiden 5’inde bu hastalık görülüyor. Operasyonla yüzde 95 oranında başarı şansı bulunmakta. Damar ve sinir arasına teflon olarak ifade edilen bir malzeme koyuyoruz. Bu nedenle damar sinire baskı yapamıyor. Ameliyat sonrası hastanın şikâyetleri bir anda sona eriyor” dedi.

Editör: İsveç Gündemi