Bir haftadır İsveç'te meydana gelen cami kundaklama olayları, İsveç'in dünyada ki imajına zarar getirdi.
Bütün dünya basınının ilk sırasında İsveç'te ki cami kundaklamaları var. Ayrıca Yüksek Eğitim Okulu’nun (Mitthögskolan) yaptığı araştırmaya göre son 5 yılda her 10 cami ve mescitten 4’ünün saldırıya uğradığı belirtildi.
İçinde yaşadığım İsveç'in, demokrasi ve insan hakları, göçmen hakları konusunda hala dünyada bir numaralı ülke olduğuna inanıyorum. Cami ve mescitlere saldırıları, uzun süredir takip eden ve nedenlerini araştıran bir gazeteci olarak, bu saldırıların İsveçliler tarafından yapılmadığını söyleyebilirim.
Zira, Ortadoğu ülkelerinden gelen ve oradaki çekişmeleri İsveç'e taşıyan Müslüman olmayan fanatik ama küçük bir azınlıktan şüpheleniyorum. Nitekim, 2 sene önce Stockholm'de ki Diyanete ait Fittja Ulu Camisinde, cuma günleri hopörleden ezan okunmasına izin çıkmıştı. Bundan en çok rahatsızlığı bir grup göçmen duymuştu.
Hatırlanacağı gibi İranlı ateistlerin başı çektiği bir grup, 6 ay boyunca cuma günleri cami önüne kadar gelip, ezanın susturulması için protesto gösterisi yapmışlardı. İsveçlilerde Müslümanların yanında yer alarak bu marjinal grubu protesto etmişti.
Bir Müslüman olarak İsveçli yetkililerden beklentimiz, saldırganları bir an önce yakalayıp yargı önüne çıkarmaları. 1 yıldır yapılan onca saldırıya rağmen bir kişi bile yakalanamadı.
Diğer taraftan hükümetin, camilerin güvenliğini artırıcı bir dizi önlem alması lazım. En azından cami ve mescitlerin bulundukları sokakları mobese kamerasıyla donatmalı ve camiye kimlerin gelip gittiği kontrol altında tutulmalı. Aksi taktirde küçük fanatik bir grup yüzünden İsveç koskoca imajını dünyada yerle bir edecek...
İnşallah 2015'in bütün dünyaya, bütün insanlığa hayır getirmesini dilerken, Mevlid Kandiliniz de mübarek olsun!
