İsveç'in Başkenti Stockholm'ün birkaç mil kuzeyinde bulunan Bro bölgesinde dün yaşanan trajedi herkesi derinden yaraladı.

36 yaşındaki bir adamın 7 yaşındaki kızı öldürmesinin nedenleri araştırıla dursun yaşanan trajedinin arkasındaki sebepler tüm gizemini koruyor.

İsveç'te zaman zaman öyle trajediler yaşanırki filmlere konu, yazarlara roman yazma ilhamı olur.

Henüz bundan yaklaşık iki ay önce Södertelje bölgesinde bir kadın ve küçük kız çocuğu hunharca öldürülmüş ve olay medyaya aile içi şiddet olarak servis edildi. O olayında arkasındaki asıl nedenleri ya da aile içi trajedik durumu yetkililer kimse ile paylaşmadı.

Ve yine bundan birkaç ay önce tüm İsveç'te günlerce konuşulan Lisa Helena Holm olayı yaşandı. Bu olayın çok daha farklı boyutları bulunuyor gibi, çünkü 17 yaşındaki genç kız çalıştığı kafeden çıkarak evine gitmeye yol almışken ortalıktan kayboldu. Günler sonra çiftlik gibi bir yerde ölü bedeniyle karşılaşıldı. Bunun üzerine o bölgede aile ile ilişkileri olan iki Livanyalı kardeş cinayetten, kardeşlerden birinin eşine de suçlulara yardım etme gerekçesiyle İsveç polisi gözaltına aldı ve yargısız infaz tabiriyle tutukladılar. Birkaç gün sonra da delil yetersizliğinden bu kardeşler ve kadın serbest bırakıldı.

İsveç'te hukuk nasıl işliyor bunu en iyi elbette hukukçu arkadaşlar bilir ancak bizim ülkemizde hani o sürekli güçlülerin hukuku tabiri varya bana öyle geliyor ki İsveç'te de o işliyor.

Zira bundan bir ya da iki ay önce kaynağı gizli tutulan ve İsveç hukuk sisteminin uygulama tarafını ciddi şekilde eleştiren İsveçli bir eski hakimin söylemleri beynimi kemirip durur hep, iddialara göre söyledikleri şöyleydi: "İsveç'te eğer yabancıysanız potansiyel suçlu ilan edilmeniz önünde hiç bir engel yoktur. Çünkü İsveç'in hukuk karşısında herkes eşittir ilkesine bağlı uygulamaların gerçek anlamda varlığından bahsetmek mümkün değildir. Size birşey anlatayım. İsveç'te adamın biri 6 kız çocuğuna tecavüz ettiği ve hatta bir tanesinin kollarını ve bacaklarını kesmek suretiyle öldürdüğü halde sadece 6 ay hapis cezası almıştı" buradan İsveç'in hukuk temelinden çok üzerini inşa eden ya da uygulayıcılarının böyle bir dehşet karşısında bile bu kadar tölarans tanıyabiliyorlarsa ya da tam tersi sırf İsveçli değil diye birilerini potansiyel suçlu olarak görebiliyorsa gerisini varın siz düşünün...

Yıllık ortalama 2 bin insanın intihar ettiği ve hiç birinin gerçek sebebinin açıklanmadığı, sağlık sistemindeki uygulama çöküşü, ekonomik istikrarın bozulmaya başladığı bunun yanı sıra yabancı düşmanlığı ve İslamofobi tırmanışının sonuçlarını bugün İsveç farklı şekillerde alıyor.

Son birkaç gündür İsveç'te patlamaya başlayan bombalar, kundaklanan araçlar, durmadan işlenen cinayetler ve artan şiddet olaylarının öyle biranda gelişen olaylar olduğunu zannetmeyin. Zira etkiye tepkinin karşılığı toplumsal kitlelerde uzun soluklu süreçlere yayılır.

Geçen aylarda belki çoğunuz bilmiyordur. Bir haberde İsveç'te genç kızların kaçırıldığını yazmıştım. İşin özünde o haberin temel dayanımında toplumun egoist yapısından meydana gelen tatminsizlik ve aşırılığın argo şeklinden başka birşey değildir. Düşünün belki de bir çoğunuzun hergün ya da hafta da bir ya da ayda bir geçtiği Drotning Gatan yani Stockholm'ün en işlek caddesi ve İsveç'in gözbebeği olan o caddenin altında bir fuhuş mekanının olduğundan ne kadar haberdarsınız? Geçen günlerde "Stockholm'de korkunç fuhuş mekanı" başlığıyla bir foto galeri paylaşmıştık. Muhtemelen o görüntüleri gören her birimizin midesi bunalmıştır ve hepimiz tiksinmişizdir. O mekanı polisin dediğine göre fuhuş çeteleri havalandırma boşluğunu delerek yıllar önce depo olarak kullanılan o boş mekanı çok affedersiniz kerhane ve uyuşturucu mekanına çevirmişler. Stockholm'de hem de Drotning Gatan'da!

Bu nasıl bir trajedidir? Bu nasıl bir iffetsizlik bir başka yönüyle de bu nasıl bir cesaret ya da nasıl bir işbirlikçiliktir?
İsveç ki teknolojik yapısı son derece gelişmiş insanların vücut ısılarını alıp enerjiye dönüştürme gücüne sahipken devlet eli ya da üst düzey birilerinin eli olmadan o havalandırma boşlukları nasıl kullanılır? Ya da kullanılsa bile yıllar boyunca nasıl fark edilmez?

İsveç polisinin yaşanan olayları çözümleme yani gerçek suçluları tespit etme oranı yüzde 15 civarındadır. Bunun böyle olması başlı başına zaten manidardır. Parlamentosunda bir çok terör örgütüne mensup vekiller, bütününde Dünya'nın yüzlerce örgüt lideri ve kandan beslenen terör başları varken İsveç'te biranda hiç bir olayın ya da suçun aydınlığa gerçek anlamda kavuşması mümkün değildir.

Olof Palme yani kendi Başbakanını öldürten ve bunca zaman geçmesine rağmen gerçek zanlı konusunda toplumunu ikna edememiş bir İsveç hangi bireyi nasıl ve ne kadar kollayıp korur?

Evet bazı konularda esnek olduğu gerçektir. Ama unutmamak lazım yılan balığı avını yakalamak için ya çok hasta ya da ölü taklidi yapar. isveç'te öyle yapıyor...

Uzun lafın kısası İsveç'te terörün ve cinnetin İsveç geneline yayılması yakındır.