Şiddet, günümüzde yaşamın doğal bir öğesi olma eğilimi gösterirken; karşılıklı konuşma ve diyaloğun yerini alma yolunda da epey bir yol kat etmiş durumda.

Bu şiddet sürecine muhattap olan insanların, ateşli silah ve bıçağa artan ölçüde sarıldığına da tanık olunmaktadır.

Eskiden gelişmemiş ülkelerin en normal sorunlarında, şiddeti ateşli silahlarla çözüm biçimi gözlenirken, bu durum şimdilerde gelişmiş batı ülkelerinin de sorunları çözüm biçimi olarak karşımıza çıkmakta.

Dünyanın en sakin ve güvenli ülkelerinden biri olarak bilinen İsveç’te, medya iki yıldır yoğun şekilde ülkede rekor sayıda artan,  silahlı ölüm olaylarını tartışıyor.

Polisin elindeki raporlara göre 2011 yılında ateşli silahla vurularak öldürülen ve yaralananların sayısı 247. 2010 yılıyla karşılaştırıldığında yüzde 60’lık bir artış gözlenirken bu artışın yüzde 40’nın bayanlara ait olması dikkat çekti.

Özellikle Malmö ve Göteborg'da arka arkaya işlenen cinayetler ülke genelinde tepkiye neden olurken eleştirilerin odağında polis teşkilatı vardı. Sokak ortasında herkesin gözü önünde işlenen cinayetleri polis çözmekte zorlanırken, İsveçli ve ülkede yaşayan göçmenlerin son zamanlarda yaşanan cinayet vakıalarından çok tedirgin oldukları bildiriliyor.

İsveç basınındaki yazar-çizerler bu olaylar karşısında aciz kalan polisi yerden yere vururken, 2001 yılına dikkat çekmek istiyorum. Nitekim 2001 yılında Mart ayı ile birlikte; İsveç, AB ülkelerini kapsayan ve sınır kapılarındaki polis ve gümrük kontrollerini bütünüyle ortadan kaldıran Schengen antlaşmasına imza attı.

İstatistiklere baktığımız zaman o günden itibaren ülkede özellikle illegal yollardan ülkeye sokulan ruhsatsız silahlarda bir artış yaşanıyor. Son olarak eski doğu blok, Polonya, Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelerin vatandaşlarının da gümrük kontrolü olmadan İsveç'e rahat rahat girmeleri ülkedeki ruhsatsız silah miktarının artışında bir etken olarak düşünülüyor.

İsveç'te çete kurmak, soygun yapmak ve illegal yollardan para kazanmak isteyen gruplar, eskiden silah bulmakta çok zorluk çekerken, artık günümüzde internet yoluyla, istedikleri silahları çok ucuz fiyatlara elde edebiliyorlar. İnternetten sipariş verdikleri silahlar, sınırlarda gümrük kontrolü olmadığı için ülkeye rahat rahat sokuluyor.

Bıçağın kemiğe dayandığını belirten yetkililer, toplantı üzerine toplantı yapıyor. Polis tüm ülkede alarma geçmiş durumda. Eğer sivrisinekler yok edilmek isteniyorsa önce bataklığın kurutulması lazım. Zira ruhsatsız silahların rahatlıkla sokulduğu sınır kapılarına bir çözüm bulunulmasa elli kere toplantı yapsalar da sorunu çözemezler…