Geçen ay çok sayıda devlet başkanının vergi kaçırmak için Panama’da paravan şirketler kurduğunu gösteren milyonlarca belge medyaya sızdırıldı. Belgelerde liderleri yanı sıra politikacılar, futbolcular ve çok sayıda şirket var.
Belgelerde bizim açımızdan en dikkat çeken konu ise, 5 bin kron gibi bir miktar para yatıracağımız zaman, ''Bu Parayı nereden aldın?'' Diye soran İsveç bankalarının bir çoğu da var.
Nordea, SEB gibi İsveç'in önde gelen bankaları müşterilerinin vergi kaçırması için Panama’da paravan şirket satın almasına yardımcı olmuş. Milyarlarca kron zengin müşterileri para kaçırmış.

Şimdilerde ise Nordea bankasının çok eskiye dayanan yeni bir skandalı daha ortaya çıktı.

İsveç Devlet Televizyonu SVT'nin ''Uppdrag granskning" adlı haber programında Nordea Bankası'nın
1970 ve 1980 yılları arası, Ortadoğu'daki çocukları, kadınları ve sivilleri öldüren silah kaçakçılığına aracılık yaparak, nasıl para kazandıkları belgelerle ispat edildi.

Silah baronlarının Saddam'ın Irak'ına, Afganistan ve Somaliye sattığı kaçak silahlara Nordea aracılık etmiş.

İsveç silahlarının rüşvetle ve yasal olmayan yollardan satıldığı, en üst düzeydeki devlet temsilcilerinin de bu satışlara destek verdiği onlarca kez ortaya çıktı. İkide birde ''Diktatör''diye suçladıkları Sudi Arabistan'la gizli silah fabrikası kurma anlaşması ortaya çıktı. Zamanın Savunma Bakanı istifa etti ama ortaklık devam ediyor...

Ortadoğu gibi en kanlı coğrafyalarda İsveç silahları kullanıldığı ortaya çıkmışken. 2011 Arap baharı sürecinde “demokrasi savaşçılarının” yanında olduğunu söyleyen İsveç’in Ortadoğu ve Kuzey Afrika rejimlerine silah satmaktan vazgeçmeye hiç niyeti yok gibi.

Yıllar önce de daha fazla silah satabilmek için Şili’de Pinochet’ye rüşvet verilirken, binlerce cunta mağduru durumuna düşen siyasi sığınmacı Şililer İsveç’e kabul edilmişti.

Buna rağmen İsveç, silah satışını sürdürüyor, silah sektöründen yükselen pis kokulara rağmen halkın vergileriyle bu sektörü destekleyip büyütüyor.

Bu durumda İsveç'in üçüncü dünya ülkelerini ''insan hakları, demokrasi, özgürlükler, hak ve hukuk '' gibi kelimelerle eleştirmeye hakkı var mı?

''Alttan çocukları öldürülürsün, fakir ülkeler karışsın ve benim ülkemdeki insanlar refah içinde yaşasın'' diye silah kaçakçılığı yap, silah sat, üst perdeden de onu eleştir, bunu eleştir...
İşte İki yüzlülük ''Dubbelmoral...'' denen şey böyle olsa gerek...