Göçmenler Dairesi'nden iltica başvurusuna ret kararı gelince bir anda bütün İsveçliler gözüne düşman görünen Abraham Ukbagabir, mobilya devi IKEA'da gezerken mutfak reyonundan bir bıçak eline geçiriyor ve orada alış-veriş yapan 53 yaşındaki bir kadını ve oğlunu bıçaklayarak öldürüyor.
Daha sonra kendisini bıçaklamaya çalışıyor, ağır yaralı şekilde hastaneye kaldırdıktan sonra kurtarılıyor.
Çift cinayetten hüküm giyen Abraham Ukbagabir, aşağı yukarı 15 yıl yattıktan sonra sınır dışı edilecek.
Bu cinayet özellikle sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.
İsveç'in Luleå kenti yakınlarındaki Boden isimli yerleşim biriminde yaşayan 47 yaşındaki bir İsveçli, sosyal medya aracı Facebook tartışma platformunda, Abraham Ukbagabir'e ''Zenci'' kelimesini kullanarak yorum yazmış.
Bu gün İsveç basının da yer alan haberlere göre, mahkeme 47 yaşındaki sözkonusu İsveçliye, ''Nefret' söyleminden dolayı 10 bin kron ceza verdi.
Para, Abraham Ukbagabir'e tazminat olarak verilecek.
Konu ile ilgili ifadesine başvurduklarında Abraham Ukbagabir, '' Bana zenci denmesi ve derimin rengi umurumda değil. Ama parayı alacağım'' ifadelerinde bulunmuş.
Niye bu ilginç olayı anlatıyorum.
Suçsuz iki İşveçliyi öldüren bir katile bile Facebook'tan yapılan bir ırkçı söylem hemen cezaya çarptırılıyor.
Demek ki bizlerin Facebook'ta bir birbirimize yaptığımız hakaretleri, ırkçı paylaşımları, aşağılamaları görseler, aylıklarımıza el koyarlar.
''Ne olacak'' diye umursamadığımız Facebook'ta paylaştığımız en ufak bir cümleden bile sorumluyuz.
Kur'anı Kerim'de bir ayette, ''Kim zerre kadar iyilik yaparsa ve kim de zerre kadar kötülük yaparsa karşılığını alacak!'' buyuruluyor.
Belki benim uyarım herkesin bir kulağından girip, öbür kulağından çıkacak ama ''Kul hakkı'' yinede iyi düşünün!
