Türkiye’den İsveç’e göç edeli 50 yıl oldu ve İsveç gurbet olmaktan çoktan çıktı.

İlk gelenler, günlerce kara trenin uzun ve sarsıcı yolculuğu bir tarafa, geride bıraktıklarının hüznü kalpte derin bir yara açıyordu.

Şimdiler de ise, günde onlarca uçağın sefer yaptığı Türkiye’ye, günübirlik gidenler bile var.


İlk gelenler bırakın Türkçe radyoyu; Türkçe konuşacak birini bile bulamazken, şimdilerde memlekette kim ne yapıyor anında sosyal medya üzerinden görüntü alıyor. 

Aradan geçen yarım asırlık süreçte pek çok şey gibi, 3. neslin izin alışkanlıkları da değişerek, tatile dönüştü.

Türkiye kökenliler artık yaz aylarında sadece eş-dost-akraba ziyareti için değil, kum-deniz-güneş görmek için de Türkiye’ye gidiyor.

Denebilir ki, 2000’li yıllara kadar daha çok köydeki-kentteki akrabaları, dostları görme biçiminde gerçekleşen Türkiye izinleri, zamanla buna ek olarak deniz kenarında yapılan turistik tatillere dönüştü.

Bu konuda birinci, ikinci ve üçüncü kuşak arasında önemli farklılıklar kendisini dışa vurmaya başladı.

Birçoğu ahrete göçse de geride kalan birinci kuşak halen eski alışkanlıklarını sürdürüp, memleketine gidiyor.

Emekliliğin verdiği imkânla da uzun süre memleketin de kalıyor.

İkinci ve üçüncü kuşak ise daha çok Avrupalı turist gibi düşünerek “her şey dâhil” şeklindeki paketlerle turistik beldelere gidip otellerde tatilini yapıyor.

Vakit bulursa da memleketine giderek 3-5 gün kalıyor. 

Kışın İsveç’te ki farklı tatil günlerini değerlendirmeye çalışan 3. kuşağın yeni alışkanlıklarından biride 1 haftalığına İstanbul’a gitmek.  

Zira çabuk kararan havanın ve iş stresinin  bedensel ve ruhsal açıdan verdiği yorgunluğu atmak, içine girilen rutin tempodan çıkıp, kafa dağıtmak, dinlenmek, farklı şeyler yapmak, yeniden üretim için enerji depolamanın en güzel şekli İstanbul’da kısa tatil yapmak. 

Bütün bunlar İsveç’te ki  yeni  kuşak  Türkiye kökenli göçmenlerin, birinci nesle göre yaşadığı çağın ve değişiminin getirdiği teknolojik yeniliklere de  bağlamak gerek.

Yüzyılın en büyük buluşu İnternet sayesinde dünya bir köy oldu ve akıllı telefonun içine sığdı.

Sosyal medya aracılığı ile dünyanın tek tip bir topluma benzeme yönünde gerçekleşen  doğal evrim, kendini izin-tatil konusunda da gösteriyor.

Haliyle bu değişimden İsveç’te yaşayan yeni kuşakta üzerine düşen payı alıyor...