Magdalena Andersson: İşsiz insanlar finansal güvenceye sahip olmalı
Salgının ardından, dünya ekonomisi tarihsel olarak derin bir durgunluğa maruz kaldı. İsveç gibi ihracatçı bir ülke sadece doğrudan etkilenmekle kalmaz, dış dünya için işler kötü gittiğinde aşağı doğru sürüklenir.
Bu yüzden hükümet ekonominin iyi yıllarda tasarruf etti. İsveç'in krize 1977'den beri en düşük merkezi hükümet borcuyla girmesi sayesinde, baharda işler için tarihi bir kriz paketi uygulayabildik.
Ancak bir ülkenin kamu maliyesi ne kadar güçlü olursa olsun, kriz başladığında tüm işleri kurtarmak mümkün değildir.
Virüs salgınından bu yana 100.000'den fazla İsveçli işini kaybetti. İşsizlik sadece etkilenenler için değil, hepimizi ilgilendiren bir sorun.
İşsizliğin artmasına izin verilirse, birlikte ödediğimiz güvenlik sigortası tehdit altına girer. Polis, sosyal yardımlar, emekli maaşları gibi bir çok ödeme konusunda sorun yaşanabilir.
Bu nedenle, işsiz kalanların işe geri dönme konusunda net gereksinimleri karşılaması, aynı zamanda fırsatları iyi değerlendirmeleri gerekir. İşsiz olanlar yeni bir işe başvurmalı ve gerekirse bilgilerini tamamlamalı veya yeni bir meslek öğrenmelidir. Temel finansal güvenlik bunu gerektirir.
İşsiz insanlar zamanlarını bir sonraki işe geçmek için harcamalı, sosyal hizmetlere gitmemek ve belki de evlerini satmaya zorlanmak yerine mücadele etmeli.
Son dönemde, Sosyal Demokrat liderliğindeki hükümet, işsizlik sigortası fonundaki tavanı yükseltti. Pandemi patlak verdiğinde, aynı zamanda işsizlik sigortası fonunu da iyileştirdik ve yeni katılanlar için destek almayı kolaylaştırdık. Değişiklikler, iki kat fazla insanın maaşının yüzde 80'ini aldığı anlamına geliyor.
Bugün size işsizlik sigortası fonundaki artışın ve çalışma koşullarındaki yardımın iki yıl daha uzatılacağını söyleyebilirim.
İşsizlerin bir sonraki işe hızlı bir şekilde geçebilmek için gereken mali güvenceye sahip olması gerektiği tartışma konusu değildir. İşte İsveç siyasetinde keskin bir ayrım çizgisi. İşsizlerin güvenliğindeki her iyileştirme, özellikle ılımlılardan değil, şiddetli protestolar sırasında gerçekleşti.
Ilımlıların 2006'da iktidara geldiklerinde yaptıkları ilk şey işsizlik sigortası fonunu keskin bir şekilde azaltmak oldu. Mali kriz patlak verdiğinde, Ilımlılar neredeyse yarım milyon insanı işsizlik sigortasından çıkarmışlardı. İşsizlik hızla arttığında, çoğu mali güvenceden mahrum kaldı.
Ilımlılar da hatalarından ders almamışlardır. Ulf Kristersson'ın karar vermesine izin verilseydi, işsizlik sigortası fonundaki tavan, neredeyse yüzde 40'lık bir azalma ile ayda 17.000 SEK'e bile ulaşmayacaktı. Bu sadece birçok İsveçli çalışan için özel bir mali felaket anlamına gelmez.
Bir pandemi veya fabrika yangını işi ortadan kaldırırken, Ilımlılar neden maaşlıları paramparça mali güvenlikle cezalandırmak istiyor?
İşsiz kalan ya da şu anda işlerini kaybetmekten endişe duyan İsveçliler tembel değil, çalışmak ve kendilerini ve ailelerini desteklemek istiyorlar. İsveç'i ekonomik krizden çıkarmak için üzerlerine düşeni yapmak istiyorlar.
Şimdi, işsiz olanlar tüm zamanlarını işe geri dönerek harcamalı, sosyal hizmetlere gitmemeli veya evlerini satmamalı.
Bir Sosyal Demokrat olarak benim için çok basit: İşsizlerin hızlı bir şekilde tekrar işe dönebilmeleri için finansal güvenceye sahip olmaları gerekir. İsveç'i krizden birlikte çıkaracağız!
Magdalena Andersson, Maliye Bakanı (S)
