Mardin'in Midyat İlçesi'nden 1980 yılında İsveç'e göç eden Süryani Noran Debbaso, doğduğu topraklara 20 milyon lira (60 milyon kron)  yatırımla, Asur İmparatorluğu'nun izlerini yansıttığı bir otel ve yaşam alanı kurdu. 

Noran Debasso, 1980 yıllında Türkiye'de en fazla Süryanilerin yaşadığı Midyat İlçesi'ndeki Narlı Köyü'nden ailesiyle birlikte, çeşitli nedenlerden dolayı göç etmek zorunda kaldı. Yıllar sonra Debasso, doğduğu topraklara yatırımla döndü. Debasso, 20 milyon lira yatırımla Midyat'a 10 bin metrekare alan üzerinde inşa edilen 110 yataklı otel, 500 kişilik düğün salonu, açık ve kapalı yüzme havuzları, sauna, bin kişilik ve 150 kişilik iki ayrı konferans salonu, restoran ve kafeterya kazandırdı.

ASUR İMPARATORLUĞU İZLERİ

Süryanilerde bahar festivali ve yeni yıl anlamına gelen 'Akitu' isminin verdiği bir sosyal yaşam ve eğlence kompleksinde, Eskiçağ atmosferini yansıtan bir mimariyi teknoloji ile birleştirilerek dünyada nadir bulunan 'Nahit Katori' taşıyla yaptırıldı. Kompleksin ana giriş kapısı Süryani mitolojisinde Bereket ve Savaş Tanrıçası olarak geçen İştar'ın giriş kapısıyla birebir inşa edilerek, duvarlarına da Asur sembolü ile Saray Koruyucusu Lamossu figürleri işlendi. Uzaktan bakıldığından bir gemiyi andıran görüntüsü nedeniyle halk arasında 'Nuh'un Gemisi' şeklinde de anılan kompleks, tam kapasite faaliyet göstermeye başladığında en az 100 kişi istihdam edilecek.

"İLGİ ÇOK İYİ FAKAT BÖLGEDE ŞUAN SIKINTILI BİR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ"

Midyat'ta kurulan bu komplekse ilginin iyi olduğunu anlatan Akitu Otel Genel Müdürü Süryani asıllı Eyüp Ergün, bölgenin sıkıntılı günlerde geçtiğini anlattı. Bu yatırım zahmetli bir süreçten geçtiğini dile getiren Ergün, inşaatın 3 yıl boyunca devam ettiğini söyledi. Ergün, "İlgi çok iyi, fakat bölgede şuan sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Yani herkesin bildiği, herkesin yaşadığı, bizim de sıkıntısını yaşadığımız bir süreç var. Tabi ki çok önemli bir yapı, Midyatlıların veya hemşerilerimizin olsun, çevre illerden ve ilçelerden olsun güzel bir yaklaşımı var. Burayı gelip gören, gezen insanlar teşekkürlerin iletiyorlar bizlere. Bölgenin böyle bir yatırıma ihtiyacı vardı. Bu sıkıntılı sürçten sonra inşallah daha güzel bir potansiyel yakalarız. Sıkıntılı bir dönemden geçtiğimizden dolayı genel olarak tam anlamıyla bir faaliyet gerçekleştiremiyoruz. Turizmcilerin bütün sıkıntısı böyle, ama tabi ileriyi düşünmek lazım" dedi.

"AVRUPA'DAKİ SÜRYANİLERİN TÜRKİYE'YE GÜVENLERİ TAZELENECEK"

Bu yatırımın anavatanını kendi isteği dışında terk etmek zorunda kalan Süryaniler için bir umut ışığı olduğunu kaydeden Ergün, "Özellikle Süryaniler için, yani isteksiz buradan ayrılan, Avrupa'ya göç eden Süryaniler, kendi hemşerilerinin veya kendi insanlarının böyle bir yatırımı yaptıklarını görünce biraz ister istemez Midyat'a ve Türkiye'ye olan güvenleri tazeleniyor. Bu anlamda bir umut ışığı diyebiliriz. Burayı gören insanlarımız burayı Nuh'un gemisine benzetiyor. Aslında öyle bir amaç yoktu, ama sonradan bakıldığı zaman mimari olarak biraz benziyor. Kompleksin giriş kapısı 'İşter Kapısı' mimarisinde yapıldı. Ondan sonra otelin dış duvarında sağlı sollu çizen figürlerin ikisi 'Lamossu' diye geçiyor Süryani mitolojisinde, bunlarda koruyucu rolü olan figürler. Ortadaki figür ise yine keza Süryani mitolojisinde olan tanrı Asur'u sembol ediyor. Umarız ilerleyen zamanlara daha güzel organizasyonlara, daha güzel günlere ve daha huzurlu, barış dolu bir ortama hep birlikte burada karşılaşırız" dedi.
Editör: İsveç Gündemi