İsveç devlet televizyonu SVT'de iki hafta  önce çocuklar için hazırlanan haber programı,' Lilla Aktuellt'te Türkiye'nin Kürtlerin düşmanı olduğunu ve Kürtleri öldürdüğü propagandasına yer verilmişti. Program İsveç'te bir çok okulda gösterilirken, Türk aileler programı küçük çocuklara izleten okul müdürlerine büyük tepki gösterilmişti.

Programdan dolayı rahatsızlıklarını SVT'ye ileten Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği konu hakkında açık bir mektup yayınladı. İngilizce ve Türkçe yayınlanan mektubun tam metni;

T.C. STOKHOLM BÜYÜKELÇİSİ EMRE YUNT’IN AÇIK MEKTUBU
Stokholm, 28 Ekim 2019

Lütfen, çocukları siyasetten uzak tutun

Barış Pınarı Harekâtı’nın başlamasının ardından İsveç Hükümeti Türkiye’ye yönelik sert bir tutum benimsedi. Bütün İsveç medyası, terörizme verdiğimiz mücadeleyi görmezden gelerek, meseleyi ”Türkiye, Kürtlere saldırıyor” temasına indirgemekte gecikmedi. Bu tek taraflı bakış açısı gerçekten bizlerde yılgınlık yaratıyor. Sayıları 100 bine yaklaşan ve büyük çoğunluğu aynı zamanda İsveç vatandaşı olan İsveç Türk toplumu üyeleri de, bizimle aynı duyguları paylaşmakta ve görüşlerinin medyada yansıtılmamasından şikâyet etmektedir.

Ancak, bugün, daha ziyade bu atmosferin Türk kökenli çocukları nasıl olumsuz etkilediği üzerinde durmak istiyorum.

SVT’nin ”Lilla Aktuellt” programlarında konuya ilgili yayımlanan haber kliplerinin birçok İsveç okulunda gösterilmesinin ardından konunun kritik bir boyut kazandığını anlıyorum. “Türkiye uzun zamandır Kürtlerin düşmanıdır” ifadesi, diğer hususlar meyanında, 11 Ekim günü yayımlanan ilk programda dile getirilmiş. Konu bu çerçevede takdim edilir ve meselenin terör boyutu gözardı edilir ise, küçük çocuklar, Türkiye’de yaşayan milyonlarca Kürt kökenli vatandaşımızın toplumun her kesiminde, iş hayatının her kademesinde temsil edildiğini tabiatıyla bilemez. Sözkonusu programa ilişkin olarak Büyükelçiliğimize geçtiğimiz hafta ailelerden çok sayıda şikâyet mektubu ulaştı. Büyükelçiliğimizin Facebook sayfasına bakınca bunu daha iyi anlayacaksınız. Aileler, Büyükelçiliğimize programdaki gerçek dışı ifadelerden duydukları rahatsızlığı ve bundan dolayı bazı çocukların sınıf arkadaşlarının sert eleştirilerine maruz kaldıklarını ilettiler. Neden? Türkiye’den geldikleri veya aileleri Türk oldukları için. Hatta bazıları ağlamış.

Buna karşılık, ailelerin seslerini duyuramadığını anlıyorum. Aileler bu konuda benden yardım istediler. Çocukların, Suriye’nin kuzeydoğusunda veya başka bir yerde meydana gelen hadiselerden dolayı eleştirilmemeleri gerektiğine inanıyorum. Aynı şekilde, bu tarz olaylarda taraf tutmalarının istenmemesi de gerekiyor. Bu nedenle, SVT’ye iki defa tepkimi ileterek, bu yanlı yayımları nedeniyle özür dilemelerini istedim. Bundan önce, Barış Pınarı Harekâtı’na ilişkin görüşlerimizi röportajlar vererek ve basın toplantısı düzenleyerek izah etme yoluna gitmiştim.

Yaşananlar, ne yazık ki, bu televizyon programıyla da sınırlı kalmamış. Diğer bazı okullarda da, Türk çocuklarının kendilerini aciz hissettikleri benzer hadiselerle karşı karşıya kaldıklarını öğrendim.

İsveç, çok kültürlü ve çocuk dostu bir ülke olarak bilinir. İşlerin nasıl bu derece rayından çıktığını anlamak gerçekten güç. Bu nedenle, lütfen hepiniz birkaç saniye düşünün. Sizin çocuğunuz, okulda bu gibi siyasi tartışmaların içine çekilseydi ve sonucunda böyle bir muameleye maruz bırakılsaydı, acaba siz ne hissederdiniz?

Siyasetçilerden, ailelerden, öğretmenlerden, okul yöneticilerinden ve medyadan bu sorunun cevabı üzerine biraz düşünmelerini istiyorum. Bunu yaparken de lütfen tarafsız olun.

Çocuklarımız, İsveç’in geleceğine katkıda bulunmak ve Türkiye ile İsveç arasında bir dostluk köprüsü kurmak için buradalar. Ancak, onlar birer Türk diplomatı değiller. Türkiye’nin dış politikasını savunmak bizim işimiz.

Lütfen, çocukları siyasetten uzak tutun.

Editör: İsveç Gündemi