Türkiye’nin İsveç Büyükelçisi Kaya Türkmen, İsveç basınına FETÖ’nün darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmeler hakkında bilgi verdi.

Büyükelçi Türkmen, büyükelçilik resmi binasında düzenlediği basın toplantısına, İsveç'in ulusal yayın yapan televizyon, radyo  ve gazetelerin temsilcileri katıldı.

Türkiye'nin Stockholm Büyükelçisi Kaya Türkmen, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimiyle ilgili Batı ülkelerinin medyasındaki tavra ilişkin "TBMM bombalandı. Buna rağmen hukukun üstünlüğü çerçevesinde, insan haklarına saygı kapsamında alınan tedbirlerin, İsveç ve Batı medyası tarafından da anlaşılmasını istiyoruz." dedi.

Türkmen, FETÖ darbe girişimi ve sonrasında Türkiye'de yaşanan gelişmelerle ilgili büyükelçilik binasında Türk ve yabancı basın mensuplarına brifing verdi. FETÖ'nün darbe girişimi ve Türkiye'deki son gelişmeler çerçevesinde gazetecilere bilgi aktarımında bulunan Türkmen, "Darbe girişiminin vahametinin uluslararası basında halen tam anlaşılamadığının düşünüldüğünü" belirtti.

TBMM'nin bombalandığını, 246 vatandaşın öldürüldüğünü, iki binden fazla kişinin de yaralandığını ve bu gerçeklerin bazı ülkelerde halen görülmediğini vurgulayan Türkmen, "Darbecilere ve FETÖ'ye yönelik tepki nedeniyle, darbe girişiminden 4 hafta sonra bile halen on binlerce vatandaşımız geceleri barışçıl gösterilerle FETÖ'yü ve darbecileri protesto ettiler." dedi.

Darbe girişiminin ardına FETO'nün olduğunu söyleyen Türkmen, şöyle konuştu: 

"Çeşitli bulguların yanı sıra tanıklar ve itiraflar, darbe girişiminin Gülen hareketi olarak da bilinen Fethullahçı Terör Örgütü'ne bağlılık duyan komplocu bir grup tarafından başlatıldığı gerçeğine işaret etmektedir. Hareket kendisini dinler arası diyalog yanlısı ve kültürler arası barışın bir savunucusu olarak tasvir ediyor. Bunlar açıkça ortada ancak hareketin takipçileri, yıllarca devlet düzenine sızmış ve devlet yönetiminin üst kademelerine, özellikle de yargı, polis ve askeriyenin yanı sıra eğitim kurumlarına kadar yükselmişlerdir. O zamanlar bu hain örgütün gerçek emelleri iyi şekilde gizlenmiş ve fark edilememişti. Son aylarda başlatılan soruşturmalar, görevden alınanlar listesinin darbe girişimi öncesinden hazır olmasını açıklar durumda."

İsveç'te FETÖ destekçilerinin Türkiye Cumhurbaşkanlığına ihbar edilmesi hakkında ülke basınında çıkan haberleri de değerlendiren Türkmen, Cumhurbaşkanlığının bununla ilgili açıklamasında, bu tür ihbarların kendilerine değil, ilgili güvenlik kurumlarına yapılması gerektiğini bildirdiğini söyledi.

"Sansür yok"

Türkiye'de bazı basın kuruluşlarının darbe girişiminden sonra kapatılması ve gazetecilerin tutuklanması şeklinde çıkan haberlere de değinen Türkmen, "FETO ile ilgili olarak söz konusu basın kuruluşları savcılık tarafından araştırılıyor. Bu bir sansür değildir. Zira, Türkiye'de birçok muhalif basın kuruluşu yayınına devam ediyor." dedi.

Erdoğan-Putin görüşmesi

Bu arada, İsveç basınının "bugün Rusya'ya temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinden dolayı Batı'nın tedirgin olduğu" yönündeki sorusunu yanıtlayan Türkmen, "Bu ziyaret darbeden önce planlandı. Rusya ile Türkiye'nin güçlü ilişkileri var. Uçak düşürülme olayından dolayı bu ilişkiler bir süre sıkıntıya girdi. Fakat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'e gönderdiği mektuptan sonra ilişkiler düzelme yoluna girdi. Türk dış politikası çok yönlüdür. Rusya ile ilişkilerle birlikte Türkiye'nin Avrupa Birliği ve NATO ilişkileri ileride devam edecek." ifadelerini kullandı.

"Demokrasi ve Şehitler Mitingi" İsveçli gazetecilerin Yenikapı'da yapılan tarihi "Demokrasi ve Şehitler Mitingi'ne HDP'nin çağrılmadığı" yönündeki soruya cevaben Türkmen, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'ye terör örgütü PKK ile arasına mesafe koymasını istedi. Ama HDP bu çağrıyı kulak ardı ettiği için HDP, mitinge çağrılmadı." dedi.

Türkiye'nin olağanüstü bir terör saldırısı yaşadığını söyleyen Türkmen, "TBMM bombalandı. Buna rağmen hukukun üstünlüğü çerçevesinde, insan haklarına saygı kapsamında alınan tedbirlerin, İsveç ve Batı medyası tarafından da anlaşılmasını istiyoruz." diye bildirdi.



Orhan Karan/Atila Altuntaş


Editör: İsveç Gündemi