Türkiye'nin kapılarını açma kararının hemen ardından çeşitli illerden Avrupa'ya gitmek için yola çıkan göçmenlerin, Edirne'ye gelişleri sürüyor. Yunanistan'ın Pazarkule Sınır Kapısı'nı kapatmasının ardından en fazla yoğunluk, sınır kapısı çevresinde görülüyor. 

Sınır kapısı çevresinde bekleyen bir grup göçmenin bu sabah sınırı geçmek istemesi üzerine önlem alan Yunan güvenlik güçleri, ateş açtı. Silah sesleri duyulurken, TOMA'dan tazyikli su sıkan Yunan güvenlik güçleri, gaz bombaları ile göçmenlere müdahale etti.

Yaralananlar olduğu belirtilirken, bölgeye ambulanslar sevk edildi. Atılan gaz bombalarından, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu göçmenler etkilenirken, nefes almakta zorluk çekenler oldu.

Öte yandan Pazarkule Sınır Kapısı'na giden yolun yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta kapatılması nedeniyle sınır kesimine, göçmenler dışında kimse alınmıyor. Gazetecilerin, göçmenlerin olduğu bölgeye girişine izin verilmiyor.

EDİRNE VALİLİĞİ DUYURDU

Edirne Valiliği, Yunanistan polis ve sınır birliklerince ses, sis, gaz bombaları, plastik mermi ve gerçek mermiler kullanılarak açılan ateş sonucu 1 düzensiz göçmenin öldüğü, 5'inin yaralandığı bildirildi.

Muğla'nın Bodrum ilçesinden önceki gün Ege Denizi'ne açıldıklarında, Yunan Sahil Güvenlik unsurlarınca botları batırılmak istenen ve sopayla darbedilen 20 yaşındaki Almusa'nın Bodrum Devlet Hastanesindeki tedavisi sona erdi. Yaşadıkları olayı anlatmanın çok zor, unutmanın mümkün olmadığını vurgulayan Almusa, Yunanistan sınırına geçtikten sonra iki Yunan botu tarafından karşılandıklarını, bottaki Yunan askerlerinin şiddet içeren tavırlarına maruz kaldıklarını bildirdi.

'DÜNYANIN BU ŞİDDETE SEYİRCİ KALMASI DAHA ÇOK CANIMI ACITTI'

Almusa, yapılan kötü muameleyi hiç hak etmediklerini belirterek yaşadıklarını şu ifadelerle anlattı:

"Bana vurulurken hamile olduğumu hiç görmediler mi? Bir de kucağımda küçük çocuğum vardı. Yaşadıklarıma hala inanamıyorum, çok canımız acıdı. Yunanistan Sahil Güvenliği ile üç saat mücadele verdik. Bize hakaret edip sopayla vurdular, teknemizin motorunu da indirdiler. Nasıl böyle bir şiddet gösterdiler hala aklımız almıyor. Botumuzu Sahil Güvenliğe bağlayarak Türkiye sınırına götürüp bıraktılar. Bizi Türk Sahil Güvenlik ekipleri kurtardı ve suyun ortasından aldı. Kendilerine teşekkür ediyorum. Daha doğmamış bebeğim bile bu zulme maruz kaldı."

Editör: İsveç Gündemi