Hükümetin en büyük destekçisi olan ve güçlü bir pozisyonda yer alan aşırı sağcı İsveç Demokratları (SD)'nın  göç politikalarında belirleyici bir faktör olduğu gözlemleniyor. Zira seçmenine en büyük taahüdü düzensiz göçün önüne geçerek, İsveç'in göçmen ülkesi olmasına izin vermeyeceklerini belirtmişlerdi. SD'nin göç politikalarına karşı bu tutumu ve yine sağcı hükümetin içinde ilgili konularda farklı partilerden de SD kadar olmasa da mevcut göç politikalarının revize edilmesine ciddi destek var.

Geçtiğimiz hafta içinde hükümetin göçmenlik dairesine verilmiş ve şüpheli görülen oturumları geriye dönük inceleme talimatı vermesiyle birlikte oturum sahibi olanları da endişelendirdi. Olası evrak eksikliği ya da şikayete bağlı incelemelerde sınırdışı edilme korkusu taşıyor.

Göç Bakanı Maria Malmer Stenergard, mevcut göçmenlik sisteminin kötüye kullanıma açık olduğunu ve bunu istismar edenlerin cezasız kalmaması gerektiği gibi, sistemin düzeltilmesi için kararlı adımlar atacaklarını her fırsatta yineliyor.

Maria Malmer Sternergard, İsveç Göçmen Dairesi'nin geçen yıl ki bir raporu, dairenin çalışmalarının düzenlenmiş göçü sağlamaya ve kuralların kötüye kullanılmasına karşı koymaya "beklenen ölçüde" katkıda bulunacak kadar etkili olmadığına işaret etti.

Göç bakanı 2023 yılı içinde göç politikaları noktasında atacakları adımlarla artık İsveç vatandaşı olmanın zorlaştırılacağı ve süresiz oturum yerine geçici oturumlarla kişilerin İsveç'te yaşamasına izin verileceğini, böylelikle kişinin gelecekte denetlenebilmesine zemin hazırlanacak görüşünü savunuyor.

Çokça tartışma konusu olan TIDÖ anlaşması noktasında da geri adım atmaya niyeti olmayan hükümetin, 2023 yılında göç politikaları konusunda ciddi adımlar atması bekleniyor.

Editör: İsveç Gündemi