İsveç Perakende Ödülleri’nde ''2017 Yılın Mağazası'' ödülüne layık görülen Matvarlden'ın CEO'su Dr. Muhittin Taylı, 2018’in yol haritasını 300 kişilik üye kampında belirleyen Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF), Avrupa Türk Perakendeciler Birliği’nin katılımıyla düzenlenen toplantıya katıldı.
Toplantıda, Türkiye ile Avrupa gıda perakende sektörünü bekleyen gelişmeler ve başarı kriterleri masaya yatırıldı.

Matvärlden’in CEO’su Dr. Muhittin Taylı ise ulusal ve indirim marketleri rekabetinde izledikleri strateji ile 2017’de yılın marketi ödülünü kazanma başarısının hikayesini katılımcılarla paylaştı.
İsveç’te faaliyet gösteren Matvärlden’in 2 şube ile yıllık toplam 80 milyon avro ciro gerçekleştirdiğini, 2026’da 8-10 mağazaya ulaşarak 500 milyon avro ciroya ulaşmayı hedeflediklerini belirten Taylı, “10 milyon nüfusu olan İsveç’te, 2 milyon göçmen yaşıyor. Matvärlden’i sadece İsveç düzeyinde değil, herkesi kucaklayacak bir formatta hizmet verecek şekilde kurguladık. İsveç’te kişi başı tüketim yıllık 2 bin 300 avro. Yıllık perakende satışları ise 25 milyar avro civarında. Göçmenlerin ortalama yıllık tüketimi ise 5 milyar avro. Sektördeki gelişmelere baktığımızda küçük formatlar yerine, biz büyük formatla ilerledik. Mağazamızda bütün ülkelerin ürünlerine yer vermek için bir konsept çalıştık. Dünya kültürlerini tek çatı altında toplayan misyonumuz sayesinde ulusal ve indirim marketlerinin önüne geçmeyi başardık” dedi.

market-reyon-gidahattiKonuşmasında TPF’nin Türkiye’deki konumunu başarılı bulduğuna da değinen Muhittin Taylı, hali hazırdaki stratejinin yeni düzenlemelerle, tek çatı altında ve tek yürek halinde devam ettirilirse, sektörde liderliği sürdürebileceğini söyledi.

İsveç’te indirim marketi formatının tutmadığına da değinen Taylı, “İsveç’te pazarın yüzde 50’sini TPF oluşumuna benzer bir kurum sahiplenmiş durumda. İndirim marketlerinin pazardaki payı ise yüzde 6’yı geçmiyor. Bunun en büyük nedeni ise ülkeler geliştikçe, tüketici daha iyi alım gücüne ulaştıkça, indirim marketleri yerine ulusal ve yerel zincirlerin tercih edilmesi. İsveç ile Türkiye’deki alışveriş alışkanlıkları hemen hemen aynı. Yerel ürünlerin, yerel lezzetlerin tek yürek halinde, doğru bir kurgu ile tüketicinin karşısına sunulduğunda TPF’nin de Türkiye’deki pazar payını artıracağını düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Editör: İsveç Gündemi