Emma Nilsson, eşine su almak için kasabadaki markete girdi. Ancak kasada arkadaşça gülümseyen bir yüz ya da dedikodu yapacak biri yoktu. Bunun yerine telefonunu çıkardı, İsveç bankaları tarafından desteklenen kimliği BankID uygulamasına girdi ve kilitli cam kapıyı telefonunun ekranına tıklayarak açtı.

Köşede onu gözetleyen tek bir küçük kamerayla, hiç görmediği biri tarafından doldurulmuş buzdolaplarından istediği şişeyi seçti, uygulamadan barkod okuyucusunu açtı ve bir tıkla ödemesini gerçekleştirdi. Bu yeni personelsiz süpermarket, İsveç’in kuzeyinde 400 kişinin yaşadığı bir kasaba olan Eket için hayatı kolaylaştırdı.

Nilsson durumun “biraz tuhaf” olduğunu söyledi. “İçeri girdiğimde ‘merhaba’ diyecek bir dükkandan alışveriş yapmak tuhaf. Ama bu kadar küçük bir kasabada yaşamayı mümkün kılan tek alternatif buysa, iyi bir şey” dedi.

The Guardian’ın haberine göre İsveçli süpermarket start-up’ı Lifvs, geçtiğimiz yılın başından beri İsveç’te 19 market açtı. Lokasyon olarak son yıllarda süpermarketleri ya da bakkalları kapanan küçük şehirleri ve kasabaları seçti.

1985 yılında İsveç’te 8,500 süpermarket vardı. 2010 yılında süpermarketlerin sayısı 3,500’ün altına düştü. Eket’te de küçük bir süpermarket vardı ancak nüfusun azalması nedeniyle kapandı.

Yakın kasabalardaki iki süpermarketle birlikte, yeni süpermarketin idaresinden, stoğundan ve temizliğinden sorumlu Anita Eriksson, Lifvs’in ekonomisinin daha iyi olduğunu söyledi. Eriksson’a göre “eskiden marketlerde tam zamanlı çalışan insanlar olurdu ama şimdi üç marketi idare ediyorum ve 24 saat açığız.”

Lifvs her dört ya da beş personelsiz süpermarket için bir eleman çalıştırarak daha büyük bir ağ oluşturmak istiyor. Dükkanlar konteynerlerden oluşuyor, dolayısıyla şirketin market ihtiyacı gördüğü herhangi bir yere kurulabiliyor ve işler istedikleri gibi gitmezse kolaylıkla kaldırılabiliyor. Şirketin kurucu ortaklarından Daniel Lundh, “çok çok hızlı ilerledi” dedi. Lundh ve sosyal medya girişimcisi Bea Garcia şirketi 2018 yılında kurdu. Süpermarkette 500’den fazla çeşit ürün bulunuyor ve neredeyse tüm gerekli ürünler yer alıyor: Et, salata, sebzeler ve dondurma. İç mekan normal bir süpermarketle benzer tasarımda. Lundh’a göre “Bu tam anlamıyla bir süpermarket. Ancak alan küçük olduğu için, aynı ürünü beş marka alternatifiyle satmıyoruz.”

Lundh ABD ve İngiltere’deki Amazon Go ya da Çin’deki Auchan Minute gibi benzer sistemleri kullanan mağazaları rakip olarak görmediklerini söyledi, çünkü ikisi de büyük şehirlerde bulunan mağazalar ve dolayısıyla “gıda piyasasına çok daha farklı bir yaklaşımları var.” İsveç’teki yerel belediyeler kasabalarda bir süpermarket açılması için o kadar istekli ki Lifvs ekibinin yeni yerler için araştırma yapmasına bile gerek kalmıyor.

Eket Belediye Başkanı Christian Larsson yerel kütüphaneler için benzer bir insansız sistem kurmayı düşünüyor. Larsson’a göre “bu yeni model İsveç’te çok yaygınlaştı. Herkesin terk etmesini istemiyorsanız küçük kasabalar için gelecek bu.”

Editör: İsveç Gündemi