200 saniye programı tarafından gizli kameralarla yapılan ayrımcılığı gözler önüne sermesi üzerine, Cinsiyet ve Eşitlik Bakanı Åsa Lindhagen'den tepki geldi. Lindhagen, "Kötü şekilde etkilendim" diyerek ayrımcılığın kabul edilemez olduğunu savundu.
Giyim devi H&M'in birkaç çalışanı mağazalarda yapılan ırkçılık ve ayrımcılığa tanıklık etti.
Cinsiyet Eşitliği Bakanı Åsa Lindhagen, 200 saniyelik bir incelemeye tepki gösterirken, program müşterilere nasıl farklı muamele edildiğini ortaya koyuyor.
Lindhagen, "Ben çok etkileniyorum. Farklı şekillerde muamele gören insanları görüyorum" dedi.
H&M'deki durumun ortaya çıkmasında 200 saniyelik program incelemesinin büyük bir etkisi oldu.
Programda, giyim devinin birkaç çalışanı, müşterilere nasıl farklı muamele edildiğine dair tanıklık ediyor. Bu da gizli bir kamerayla ortaya çıkıyor.
Yayınlandıktan sonra, birkaç müşteri ve çalışan birbirlerinden haber aldı ve benzer hikayeler paylaştı.
Şirket aynı zamanda resmi Facebook sayfasında da sert eleştiriler aldı. Sosyal medya üzerinden çok sayıda insan H&M'de alışveriş yapmayı bırakacaklarını belirtti.
Ayrımcılık ve ayrımcılığa karşı çalışmadan sorumlu bakan olan Cinsiyet Eşitliği Bakanı Åsa Lindhagen incelemeye katıldı.
"Neyin geçerli olduğu çok açık. Bir ayrımcılık yasamız var. Mağaza personelinin müşterilerine karşı ayrımcılık yapmamasını sağlamak tüm mağaza sahiplerinin sorumluluğundadır. Ayrıca müşterilerin ayrımcılığa uğradığına dair tepkiler alan herhangi bir şirketin, bununla birlikte dibe gittiğini varsayıyorum" ifadeleri kullandı.
Lindhagen "Tabii ki İsveç yasalarına uymak için elinizden geleni yapmalısınız" yorumu da yaptı.
Lindhagen, 200 saniyelik incelemeden "kötü şekilde etkilendiğini" ve insanlara farklı şekillerde davranıldığını gördüğünü söylüyor:
"Bir bakan olarak yasayı çiğneyemem, münferit davalarda yargılama yapmak mahkemelere kalmıştır. Ancak ayrımcılık yasasının ayrımcılığı yasakladığını çok net belirtmek isterim" dedi.
Lindhagen sözletine şöyle devam ediyor:
"Bunda açık olmanın inanılmaz derecede önemli olduğunu düşünüyorum ve siyasi açıdan bizler, tüm insanların eşit değeri için ayağa kalkmamız gerekiyor, çünkü ayrımcılık ve ırkçılığı kabul etmiyoruz. Ve bununla ilgili bir şeyler yapmak için. Orada, bu sorunlara ve somut anlamda ne anlama geldiğine dikkat etmenin son derece önemli olduğunu düşünüyorum" dedi.
Lindhagen, benzer durumları yaşayan müşterileri Ayrımcılık Ombudsmanına başvurmaya çağırıyor ve Cinsiyet Eşitliği Bakanına göre, mevzuatın daha da keskin şekilde güçlendirilmesi gerekiyor.
"Ayrımcılık mevzuatını güçlendirmemiz gerekiyor. Orada da işverenlerin ayrımcılığa karşı önleyici olarak çalışma sorumluluğu vardır, örneğin bir işyerinde olmamalıdır. Ama bu işi yapmazsan günümüzde pek bir şey olmuyor. Bu Aralık ayında teklifleri sunan bir soruşturma var. Bu da tam da şu ki, eğer bunu takip etmezseniz, önleyici olarak çalışmanız gerektiğine dair sonuçlar yaratmalıyız. Sanırım bunu yapmak için sebepler var" ifadeleri kullandı.
