En büyük şubesi Finlandiya’da bulunan ve İskandinavya’nın dev kuruluşları arasında görülen banka, çalışanlarına bu yasağı koyarken bazı otoriteler; kurumun geçmişinin göz önüne alındığında bu kararın aslında o kadar da sürpriz olmadığını belirtti.
Bankanın yönetim kurulu başkanı Björn Wahlross bundan önce 2014 yılında Bitcoin ve merkezi olmayan para teknoloji ile alakalı ciddi şüpheler barındırdığını söylerken, paranın takibinin yapılamamasının ileride ciddi zorluklar çıkaracağına inandığını belirtmişti. Şirket, Bitcoin ve kripto paralar ile bu açıklamalarının dozajını son dönemde CEO düzeyinde yaptığı açıklamalarla ise iyice arttırmıştı. Öyle ki, şirket CEO’su Casper von Koskull, Bitcoin ve diğer kripto paraları ”Şaka” olarak nitelendirmişti.
Von Koskull konuyla ilgili geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:
”Eğer kontrolü mümkün olmayan bir şeyle insanların her türlü alışverişi yapmasına göz yumarsanız, uğruna her yıl milyarlarca dolar harcanan finansal sistem ve onun kurallarını çöpe atmış olursunuz. Bitcoin’in şu an yaşamına devam etmesini veya bunun poh pohlanmasını asla anlamış değilim. Bana çok absürd geliyor. Adeta şaka gibi.”
Nordea, dünyanın en önemli üç borsasında işlem gören ve bir düzineden fazla ülkede insan istihdam eden bir şirket. Banka, dev bir finansal güç olarak görülüyor. Yaklaşık 20 milyon aktif müşterisine ek olarak 5 milyondan fazla online müşteriyi bünyesinde barındıran Nordea‘nın işlem hacmi ise yaklaşık yarım trilyon dolara ulaşmış vaziyette.
Çifte Standart Vurgusu
Nordea’nın kripto para yasağının kapsamı ise gerçekten hayli geniş. Şu an için sadece İsveç’te bulunan çalışanlarına kripto parayı yasaklayan şirketin, bu hamlesinden; teknik servisinden güvenlik görevlisine, insan kaynakları çalışanından temizlikçisine yani neredeyse herkes nasibini aldı. Sosyal medyada yapılan bazı yorumlar bunun ”Hukuksuz” olduğu noktasında birleşirken bunun örnekleri ise şöyle çoğaltılabilir:
Özellikle gazetecilik sektöründe insanların Bitcoin bulundurmalarının etik olmadığı uzun süredir tartışılan bir konu. Kitleleri etkileme özelliklerine sahip bu araçların yöneticilerinin Bitcoin ya da diğer bir kripto parayı bulundurup bulundurmaması sıkça tartışılıyor. Örneğin, New York Times ‘ta çalışan yazar Nathaniel Popper, gazetesinin spekülatif haberler yaptığı yönünde bir düşünce oluşmasın diye, hayatı boyunca bu pazara girmeyeceğini açıklamıştı.
Aynı şekilde JP Morgan CEO’su Jamie Dimon da, Bitcoin ile uğraştığını düşündüğü tüm çalışanlarını kovacağını açıklamıştı. Bu ve benzeri birçok örnek vermek mümkün ancak bu durumun bir çifte standardı da beraberinde getirdiği aşikar.
Örneğin NY Times’da çalışan Nathaniel Popper, gündelik yaşamında geleneksel para kullanmıyor mu? Eğer kullanıyorsa ki başka şansı yok; bu onu bu kez de Bitcoin’e karşı olan tarafların savunucusu yapmaz mı? Elbette ki bu biraz tuzak bir argüman. Ancak bankalar özeline dönecek olursak, zaten kripto para furyası başladığından beri birçok banka, ağız birliği yapmışçasına bu para birimlerinin spekülatif ve riskli olduğu yönünde açıklamalar yapıyor.
Örneğin, Nordea daha yakın zamanda bir sermaye yardımı anlaşması imzalayıp kendi yatırımcılarını ağır risk altına soktu. Aynı zamanda banka, birtakım tasarruf prosedürlerini yerine getirme amacıyla yaklaşık 6 bin çalışanını yakın dönemde yine işten çıkardı. Neyse ki işten çıkarılanlar için iyi yönden bakabiliriz: En azından artık kripto para ticareti yapabilirler!
Editör: İsveç Gündemi
