İsveç'te iş yeri üzerine gelen işçiler başta olmak üzere, bir çok çalışan işverenler tarafından mağdur edilmeye devam ediyor.

Özellikle İsveç'e yeni gelenler üzerinden para kazanmayı fırsat bilen bir çok uyanık iş veren, düşük ücret ile çalıştrma, vergiden kaçırmak için maaşın yarısını siyah gösterme ve uzun saatler çalıştırmak gibi bir çok yönden çalışanı mağdur ediyor.

Yeterince İsveççe bilmeyen, haklarını savunamayan ve kendini ifade etmekte güçlük çeken işçilerin yaşadıkları mağduriyeti kullanan işverenlerin devlete karşı açık vermemek için kendilerince bir dizi önlemler alıp hak yemeye devam ediyorlar.

İsveç'te çalışanların hakları kanunlarla güvence altına alınsa da özellikle yabancı işverenlerin çalışanlara uyguladığı çalıştırma koşulları bir türlü düzelemiyor.

Uzun zamandır işverenlerle ilgili mağdur olduğunu belirten çalışanlarca tarafımıza ulaşan şikayetlere bakılınca özellikle göçmen kesimin İsveçe yeni gelen işçileri etkin bir şekilde mağdur ettiği gözlemleniyor.

Mağdur olan çalışanların en büyük tepkilerinden biri de vergi dairesine!

İsveç'te vergi dairesinin yeterince iş yerlerini denetlemediği, çalışanların özlük haklarını güvenceye almadığı ve işverenden yana tavır aldığını belirten çalışanların büyük bölümü İş bulma kurumu (Arbetsförmedligen)'nun desteği ile işe başlamasına rağmen mağdur olduğunu belirtiyor.

İşyeri üzerine gelenler iki kat fazla çalışıp daha az para alıyor.

İş yeri üzerine İsveç'e gelen çalışanların yüzde 90'nına yakını daha çok mesai yapıp, daha az para ile çalışıyor.

İşverenlerin çalışmak için getirttiği kişinin vergisini tam ödese de bankaya yatan paranın önemli bir kısmını tekrar geri aldığı herkesçe bilinen bir gerçek. Oturum korkusuyla gözü korkutulan işçilerin en az dört yıl sömürüldüğü göz önüne alınınca bu piyasada dönen paranın haddi hesabı yok.

Yeterince dil bilgisi olmayan, haklarını ve kanunları bilmeyen çalışanları sömürenlerin devlet tarafından daha sıkı takibe alınması gerektiği gözüküyor. İsveç'te son yıllarda para kazanın zorlaştığı sıkça konuşulsa da işveren bir çok göçmenin bu yöntemle çalışanı sömürmesine müsaade edilmemelidir.

Aslında çalışanlar buna önlem alabilir: Tüm çalışanların öncelikle bir sendikaya üye olmaları önemlidir. Uzun çalışma saatleri, düşük maaş ve çalışılan sürenin yarısı siyah gösterilen kişiler kendi başlarına haklarını yeterince arayamazlar ve her türlü haksız çıkarılırlar. Zira vurgunu yapanlar kanunları iyi biliyor ve ona göre hareket ediyor. Ancak sendika üyesi olan bir çalışanın haksızlığa uğraması söz konusu olduğunda kişi yerine sendika yapılan haksızlığı takip ediyor ve kaba tabirle hakkını söke söke alıyor.

İsveç'te özellikle göçmen olan işverenlerin yine kendine en yakın olan göçmen çalışanlara bunu yapması içler acısı bir durum.

Temenni ederim ki bu durum biran önce düzelir ya da haksızlık edenler daha büyük ekonomik bedeller öder. Özellikle Müslüman olanlarn kul hakkının ne demek olduğunu aklından çıkarmamaları temennisiyle.