“BEN, buradan daha donanımlı, daha motive ve daha birlik içinde ayrılmamızı istiyorum. Biz, birlikte mücadeleyle eğilimleri kırma, seçimleri kazanma gücüne sahibiz. 2000’de partisinin başına geçtiğimden beri seçim zaferlerine imza attık. 2015’teki mülteci krizinde insani bir görev olarak zor durumda olanlara kapıları açtık. Başarılarımız arasında Türkiye-AB arasında imzalanan mülteci sözleşmesi de var. Biz Hıristiyan Demokratlar içerde ve dışarıda bu değerleri savunmalıyız. Çok açık biçimde Avruapa’dan yana olmalıyız. Biz Hıristiyan Demokratlar sınır koyarız, ama asla kimseyi dışlamayız. Biz Hıristiyan Demokratlar tartışırız, ama asla kimseyi kimseye karşı kışkırtmayız. Biz insan onurunun dokunulmazlığında ayrım yapmayız. Biz kimseyi kimseye karşı kullanmayız. Bu benim parti genel başkanı olarak son konuşmam. Parti görevlerini onurla taşıdım ve bir gün onurla bırakmaya karar verdim. Şimdi yeni bir dönemin zamanı. Bu görev benim için büyük bir onurdu.”

‘DAHA ÇOK İŞİMİZ VAR’
Bu sözlerin ardından salondaki delegeler ayağa kalkarak dakikalarca Merkel’i alkışladı tezahürat yaptı. Bazıları, “Teşekkürler Şef” yazılı pankartlar açtı. Merkel, sekiz dakika süren alkış boyunca 6 kez ayağa kalkarak delegeleri selamladı ve tezahüratın sona ermesini istedi. Merkel, “Çünkü daha çok işimiz” var dedi. Merkel’in yerine oturduğunda yüzündeki hüzün gözlerden kaçmadı. Delegeler Merkel’e ünlü orkestra şefi Kent Naganoya’nın 2017’de Hamburg Elbfilarmonideki konserde Beethoven’in 9’uncu senfonisini yönettiği orkestra çubuğunu hediye etti.

Editör: İsveç Gündemi