Uzmanları endişelendiren bir diğer tespit ise laboratuvar deneylerinde P1'in şu anda Brezilya'da uygulanmakta olan Çin aşısının koruyucu etkisini zayıflatabilmesi ihtimali oldu.

Çin'in Vuhan kentinde geçen yıl aralık ayında tespit edilen ve mutasyona uğrayarak İngiltere, Güney Afrika, Brezilya'da ortaya çıkan koronavirüs varyantları, bulaşma yeteneklerinin yüksek olması nedeniyle salgın hızını artırıyor.

En son örnek de P1 olarak kodlanan Brezilya varyantı. Varyant sadece büyük şehirlerde değil, Amazon eyaletinde yaygın halde bulunuyor.

'Re-enfeksiyon'lar açısından riskli

Yapılan son değerlendirmelerde de bu varyantın, enfeksiyonu daha önce geçirmiş kişiler arasında yayılabilme olasılığından dolayı yüksek riskli göründüğü ve Covid-19'u atlatan kişinin iyileştikten sonra yeniden hastalanması olarak tanımlanan "re-enfeksiyon"lar açısından ciddi tedirginliğe yol açtığına değiniliyor.

Amazon'un Manaus kentinde yapılan araştırmanın sonuçları da P1’in hızlı yükselişinin bir kanıtı. Ancak çalışmalar henüz bilimsel dergilerde yayınlanmadı.

Imperial College London'da araştırmanın yönetilmesine yardımcı olan virolog Nuno Faria, "Bulgular Manaus için geçerli, ancak başka yerler için geçerli olup olmadıklarını bilmiyorum" diyor.

'P1 için endişelenmek adına neden çok'

Uzmanlar, P1'in gizemlere rağmen ciddiye alınması gereken bir varyant olduğu konusunda hem fikir.

Harvard T.H.'de bir epidemiyolog olan William Hanage, "P1 için endişelenmek doğru ve bu veriler bize bunun için neden sunuyor" şeklinde konuştu.

P1 şu anda Brezilya'nın geri kalanına yayılıyor ve 24 ülkede daha görüldü.

Amerika Birleşik Devletleri'nde Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri beş eyalette altı vaka kaydetti; Alaska, Florida, Maryland, Minnesota ve Oklahoma.

Uzmanlar, P1 salgınları ve yeniden enfeksiyon risklerini azaltmak için, koronavirüsün yayılmasını yavaşlatmak zorunda olduğumuzun yine altını çiziyor.

Yeni varyant çok daha fazla vakaya neden oldu

Brezilya'da P1'in izini süren virolog Nuno Faria ve ekibi, Amazon'unda iki milyonluk bir şehir olan Manaus'un varyanttan sert bir şekilde etkilendiğini belirtti.

Nisan sonundaki zirveden sonra ise Manaus, pandeminin en kötüsünü geride bırakmış gibi göründü. Bazı bilim adamları, düşüşün Manaus'un sürü bağışıklığı kazandığı anlamına geldiğinini söyledi.

Dr. Faria ve meslektaşları, haziran ve ekim aylarında Manaus kan bankasından alınan örneklerde koronavirüs antikorlarını aradı ve kent sakinlerinin yaklaşık dörtte üçünün enfekte olduğunu belirledi.

Ancak 2020'nin sonlarına doğru yeni vakalar yeniden ortaya çıkmaya başladı.

Dr. Faria, "Aslında, nisan ayı sonlarında gerçekleşen rekor vakalardan çok daha fazla vakaya rastladık. Bu bizim için çok şaşırtıcıydı" şeklinde konuştu.

P1'in ilk keşfi

Uzmanlar işe ilk olarak bölgede İngiltere'de ortaya çıkan 'B.1.1.7' varyantının izini sürerek başladı.

Faria ve meslektaşları bunun için yeni bir genom dizileme çalışması başlattı. Fakat B.1.1.7 Brezilya'nın diğer bölgelerine ulaşırken, Manaus'ta ratlanmadı. Bunun yerine daha önce kimsenin görmediği bir varyant buldular.

Dr. Faria meslektaşına gördüğü varyantı şu mesajla anlattı;

"Sanırım gerçekten tuhaf bir şeye bakıyorum ve bu konuda oldukça endişeliyim" Dr. Nuno Faria 

Bilim insanları B.1.1.7 veya B.1.351'i zaten bulmuştu. Faria farklı bir varyanttan dolayı endişeliydi.

Deneyler, bazı mutasyonların varyantların hücreleri daha iyi enfekte etmesini sağlayabileceğini öne sürürken, diğer mutasyonlar, önceki enfeksiyonlardan veya aşılar tarafından üretilen antikorlardan kurtulmalarına izin verdi.

Bu sırada Dr. Faria ve ekibi sonuçlarını analiz ederken, Japonya'daki araştırmacılar da benzer bir keşif yapıyordu. 4 Ocak'ta Amazon'a yaptıkları bir geziden evlerine dönen dört turistin koronavirüs testi pozitif çıktı. Genom dizileme, Dr. Faria ve meslektaşlarının Brezilya'da gördükleri aynı mutasyonları işaret etti.

İnsanları yeniden enfekte edebildiği için P1 yaygın hale geldi

12 Ocak'ta da Faria ve meslektaşları çevrimiçi bir viroloji forumunda P1'in açıklamasını yayınladı.

Daha sonra P.1'in neden bu kadar yaygın olduğunu araştırdılar. İnsanları yeniden enfekte edebildiği için P.1'in yaygın hale gelmesi de mümkündü.

Normalde, koronavirüsün yeniden enfeksiyonları nadirdir, çünkü enfeksiyondan sonra vücut tarafından üretilen antikorlar aylarca dayanır. Ancak P.1'in, bu antikorların ona tutunmasını zorlaştıran, hücrelere kaymasına ve yeni enfeksiyonlara neden olmasına izin veren mutasyonlar taşıması söz konusuydu.

Araştırmacılar, aralık ayındaki en eski örneklerinden P.1'i takip ederek bu olasılıkları test ettiler. Varyant ocak ayı başlarında, numunelerin yüzde 87'sini oluşturuyordu. Şubat ayına kadar tamamına sahipti.

CoronaVac aşısı üzerinde etkisi

Dr. Faria ve meslektaşları deneylerinde, Brezilya'da kullanılan Çin aşısı CoronaVac alan sekiz kişiden alınan antikorları da test etti.

Aşı ile üretilen antikorların, P1 varyantını durdurmada diğer tiplere göre daha az etkili olduğunu buldular. Ancak Faria test tüplerindeki hücrelerden elde edilen bu sonuçların, aşıların gerçek insanları P1'den korumada daha az etkili olacağı anlamına gelmediği konusunda uyardı.

Aşılar, ürettikleri antikorlar o kadar güçlü olmasa bile P1'e karşı çok iyi koruma sağlayabilir, ve varyant aşılanmış insanları enfekte etmeyi başarsa bile, büyük olasılıkla şiddetli bir Covid-19 nöbetinden korunacaklardır.

Editör: İsveç Gündemi