Philip Manshaus'un üvey kız kardeşini öldürdükten sonra cami basıp etrafa ateş açmaktan yargılandığı dava Norveç'in başkenti Oslo'da başladı.
22 yaşındaki sanık, ilk duruşmada 'acil adalet için eylemde bulunduğu' savunmasını yaparken 'daha fazla zarar veremediği için pişman olduğunu' söyledi.
Savcının iddianameyi okumasının ardından olguları kabul eden, ancak 'cinayet 've 'terör baskını' suçlamalarını reddeden Manshaus, Batı'dan kaynaklanmaması halinde göçe karşı olduğunu söyledi.
'Göçün böyle devam etmesi halinde beyaz ırkın kendi yurdunda azınlık haline geleceği' iddiasında bulunan Manshaus, 'nasyonel sosyalizme şantaj yapılmasını' kınadığından söz etti.
İddianameye göre evde 17 yaşındaki üvey kız kardeşini Johanne Zhangjia Ihle-Hansen'i avcı tüfeğiyle üçü kafasından, biri göğsünden olmak üzere dört el ateş ederek öldürdükten sonra arabayla semtin camisine giden sanık, caminin cam kapısına dört el ateş ettikten sonra cemaatten bir kişi - Muhammad Rafiq- tarafından etkisiz hale getirildi.
Arbede sırasında tüfek iki kez daha ateşlenirken kimse isabet almadı, Rafiq itişirken hafif yaralandı.
Savcılığa göre Manshaus 'mümkün oldığu kadar çok Müslüman öldürmek niyetiyle' hareket etti.
Norveç medyasına göre genç sanık Mart 2019'da Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde iki camide 51 kişinin ve Ağustos 2019'da ABD'nin Teksas eyaletinin El Paso kentinde Hispaniklerin hedef alındığı ve en az 22 kişinin öldüğü katliamlardan esinlendi.
Davada camideki cemaat ve öz babası dahil yaklaşık 30 kişinin tanıklık yapacak.
Aşırı sağcı Anders Behring Breivik'in 2011'de 77 kişinin yaşamını yitirdiği, 242 kişinin yaralandığı terör eylemlerine sahne olmuş Norveç'te Manshaus, suçlu bulunması halinde en fazla 21 yıl hapis cezası alabilir.
Savcılık, başkaları için tehlike oluşturduğu kanaati hasıl olduğu müddetçe yüksek güvenlikli akıl hastanesine gönderilmesini içeren bir ceza talebi değerlendireceğini belirtti.
Breivik de mahkemede eylemleri gerçekleştirdiğini kabul ettiyse de suçlu olduğunu kabul etmemişti.
Norveç'te idam ya da müebbetin ceza yasalarında bulunmaması nedeniyle en fazla 21 yıl hapis cezasına çarptırılan Breivik’in belli aralıklarla serbest kaldığında toplum için tehlike oluşturmaya devam edebileceğine dair değerlendirme yapılmasıyla ömür boyu hapiste kalmasının önü açılmıştı.
