ABD ile Sovyetler Birliği’nin amansız rekabetine dayanan Soğuk Savaş yıllarında yeni bir mücadele alanı olarak tanımlanan uzay, son yıllarda hızla gelişen askeri ve istihbarat teknolojileri nedeniyle tekrar gündemde.

Rusya’nın ilk uydu Sputnik’i uzaya göndermesinin ardından insanlığın uzay macerası başladı ve süper güçler uzayda gövde gösterisi yapmaya koyuldu. Uzay zamanla gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan ülkeler ve hatta ticari kuruluşlar için yeni bir rekabet sahası oldu.

2015’te Rus ordusu bünyesindeki Hava Kuvvetleri ile Havacılık ve Uzay Savunma Kuvvetleri birleştirilerek Rusya Uzay Hava Kuvvetleri kurulmuş, aynı yıl Çin Halk Kurtuluş Ordusunda da uzay, siber ve elektronik savaş üzerine odaklanan Stratejik Destek Gücü oluşturulmuştu. Son olarak ABD Başkanı Donald Trump’ın 2018’de verdiği talimatla ABD ordusunun 6. askeri hizmet kuvveti olarak “Uzay Kuvvetleri” 20 Ocak 2019’da resmen kuruldu.

İletişim, yön bulma ve istihbarat gibi alanlarda devletlere önemli imkanlar sağlayan uydular barındıran uzay, devletler arası askeri rekabetin de odak noktası olmaya başladı. Bu kapsamda “uzayın askerileştirilmesi” kavramı yeniden gündeme geldi.

Peki, bütün bu gelişmeler ne anlama geliyor? Uzay gelecekte savaş alanı olur mu?

Anadolu Ajansı, uzayın önemini, uzayın askerileştirilmesini, Trump’ın Uzay Kuvvetleri kurma kararının ardındaki nedenleri ve diğer ülkelerin uzay çalışmalarını masaya yatırdı.

Editör: İsveç Gündemi