ABD Hazine Bakanlığından yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB), Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve Başkanlık yetkililerinden Mustafa Alper Deniz, Serhat Gençoğlu ve Faruk Yiğit'in yaptırım listesine eklendiği bilgisi paylaşıldı. İsmi sayılan Türk yetkililerin, ABD'ye girişi yasaklandı ve bu ülkedeki mal varlıklarının dondurulmasına karar verildi.

"10 milyon doları aşan kredi ve borç verilmesi kısıtlandı"

ABD Dışişleri Bakanlığından konuyla ilgili açıklama yapan üst düzey bir yetkili, SSB'ye yönelik yaptırımların, "ABD'nin ürün ve teknolojileri için ihracat lisansı ve yetkilerinin verilmesinin yasaklandığını" kaydetti.

Yetkili, herhangi bir uluslararası finansal kuruluşun SSB'ye 10 milyon doları aşan kredi ve borç vermesinin kısıtlandığını ve SSB yetkililerinin ABD'ye girişinin de yasaklandığını ifade etti.

ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Washington'ın, Türkiye'ye, S-400 sistemini satın almasının ABD askeri teknolojisi ve personelinin güvenliğini tehlikeye atacağını çok kez iletildiği belirtildi.

Pompeo: Rusya ile işlemlere müsamaha göstermeyeceğiz

Yaptırım kararının duyurulmasının ardından ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, Türkiye'yi uyarmalarına karşın Ankara'nın S-400 alımı ve testlere devam ettiğini yazdı. Bakan Pompeo, "Bugün Savunma Sanai Başkanlığı'na uygulanan yaptırımlar ABD'nin CAATSA'yı tam olarak uygulayacağını gösteriyor." dedi. ABD'li Bakan, Rusya savunma sektörü ile yapılan alışverişe de müsamaha gösterilmeyeceğini vurguladı.

CAATSA yasası nedir?

Trump'ın, Kongre'nin baskısıyla 2017'de imzaladığı yasa, esas olarak Rusya'nın ABD seçimlerine müdahale girişimi, Kırım'ı ilhak etmesi ve Ukrayna'nın doğusundaki ayrılıkçıları desteklemesine karşı Obama döneminde getirilen yaptırımların güvence altına alınması amacını taşıyor.

2 Ağustos 2017'de resmen yürürlüğe giren CAATSA yasası, ABD'nin ulusal güvenliğine "tehdit" olarak değerlendirdiği İran, Rusya ve Kuzey Kore’ye karşı yaptırımların alınmasını öngörüyor.

Yasanın 231. maddesine göre, Rusya ile savunma ve istihbarat alanlarında çalışan kişilere karşı da yaptırım getirilebiliyor.

Bu yaptırımlar, Rusya Federasyonu için veya onun adına çalışan kişilerle bilerek "önemli işlem" yapan gerçek ve tüzel kişiler için de geçerli olabiliyor.

Bu kapsamda Türkiye'nin Rusya'dan S-400 sistemlerini alması, "önemli işlem" kategorisinde değerlendiriliyor ve yaptırım öngörülüyor.

Yaptırım listesinde 12 madde var

CAATSA'nın 235. maddesi, ABD Başkanı'nın "ilgili kişi ve kuruluşlara getireceği" yaptırımları 12 maddede düzenliyor:

"1- Yaptırım kapsamına alınan kişi ve kurumlara ihracat ithalat bankası desteğinin kesilmesi

2- Mal ve teknoloji ihracatı ruhsatı verilmemesi

3- ABD mali kuruluşlarından kredi tedarik edilmemesi

4- Uluslararası mali kuruluşlardan kredi verilmemesi

5- Mali kurumlara ABD Merkez Bankası ile doğrudan alışveriş yapma izni verilmemesi

6- Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumlarla ihale ya da sözleşme yapılmaması

7- Döviz üzerinden işlem yapılmasının yasaklanması

8- Mali kurumlar ve bankalar arasında ödeme ya da kredi transferlerinin yasaklanması

9- Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumların ABD topraklarında gayrimenkul sahibi olmasının yasaklanması

10- ABD kişi ve kurumlarının yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumlardan sermaye ya da borç alışverişinin yasaklanması

11- Yaptırım kapsamına alınan kişilere ABD'ye giriş yasağı

12- Yaptırım kapsamına alınan kişi ve kurumlara benzer işlevi olan üst düzey görevlilere de yaptırım uygulanması."

Yasanın ilgili maddesine göre, Başkan, bu 12 maddeden en az 5'ini seçip uygulamakla yükümlü.

Yaptırım kararına Türkiye'den tepki

Dışişleri Bakanlığı: ABD’nin Türkiye’ye karşı tek taraflı yaptırımlar içeren kararını kınıyor ve reddediyoruz.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle:

ABD’nin, S-400 hava savunma sistemlerini tedariğimiz nedeniyle bugün açıkladığı ve Türkiye’ye karşı tek taraflı yaptırımlar içeren kararını kınıyor ve reddediyoruz.

Türkiye’yi zamanında S-400 sistemlerini tedarik etmeye sevk eden koşullar herkes tarafından gayet iyi bilinmektedir. Nitekim bizzat Başkan Trump da bir çok vesileyle bu konuda Türkiye’nin haklılığını teslim etmiştir.

Öte yandan, S-400’lerin NATO sistemleri bakımından bir zafiyet yaratacağına dair ABD iddiaları da teknik dayanaktan yoksundur. Kaldı ki Türkiye, bu konuda NATO’nun da katılacağı teknik bir çalışma grubu kurulmasını teklif ederek, meselenin siyasi önyargılardan uzak bir şekilde, nesnel ve gerçekçi bir zeminde ele alınmasını defaatle önermiştir.

Bu itibarla, ABD’nin konuyu iki müttefike yakışır şekilde diyalog ve diplomasi yoluyla çözme yönündeki önerimizi kabul etmeyerek, tek taraflı yaptırımlara başvurması her türlü izandan yoksun bir davranıştır.

Türkiye, ilişkilerimizi olumsuz yönde etkilemesi kaçınılmaz olan bu karara karşı gerekli adımları atacak, uygun gördüğü şekilde ve zamanlamayla mukabelede bulunacaktır. Türkiye, ulusal güvenliğini sağlamak için gerekli gördüğü tedbirleri almaktan da imtina etmeyecektir.

Bu anlayışla, ABD’yi, bugün açıklanan bu haksız yaptırım kararını gözden geçirmeye ve bu vahim yanlıştan bir an evvel geri dönmeye davet ediyor, Türkiye olarak meseleyi müttefiklik ruhuna uygun şekilde, diyalog ve diplomasi yoluyla ele almaya hazır olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz.

Editör: İsveç Gündemi